Cevher İlhan

Yeni Asya

Yine siyasî komplolarla muallel!

Terör örgütünün "fesih ve silâh bırakma bildirisi"nin gereğinin yurtdışındaki unsurları kapsamadığı ifşa olurken, iktidardakilerin "Kürtlerin lideri ve temsilcisi" diye lanse ettikleri terörist başının "yeni sözleşme" ifadelerinin perde arkası tartışılıyor.Kandil, Kuzey Irak ve Avrupa'daki elebaşlarıyla MİT'in güdümünde yaptığı görüşmelerde Öcalan'

Yine "torba yasa"yla...

Yoğun gündemin ortasında iktidar partisince Meclis'e verilen "tek kişilik hükûmet"in "tek imzalı kararnameleri" gibi temel hakları ifna eden yeni "torba yasası" karambola getiriliyor.Anayasa Mahkemesi'nin 7 Aralık 2023'te "askerî personelin statüsüne dair düzenlemelerin ancak kanunla yapılabileceği, yürütmenin yasama yetkisini gasp ettiği" kararıyl

Belediyelere el koyma "yasası"

Terör örgütünün "fesih ve silâh bırakması"nın bütün unsurlarını, özellikle PKK'nın Irak, İran ve Suriye'deki kollarını kapsamadığının ifşası üzerine yeni komplolar kuruluyor.Belediye başkanlarının, yöneticilerinin, bürokratlarının tutuklanması, avukatların avukatlarının dahi derdest edilip hapse atılması haksızlıkları ve hukuksuzluklarının millet n

"Fesih"le "federatif özerklik" tezgâhı

"Süreç"in en çok tartışılan handikaplarının başında terör örgütünün "fesih bildirisi"nde "silâhlı mücadelenin sonlandırmasını "PKK adıyla yürütülen eylemler"le kayıtlaması geliyor.Bu kayıt, öncelikle Cumhurbaşkanı ile iktidar partisi sözcülerinin her fırsatta "PKK'nın yanısıra PYDYPG ile uzantıların hepsi lağvolacak, silahları bırakacaklar" iddiası

"Süreç"in siyasette suiistimali

Terör örgütünün "fesih ve silâh bırakma kararı"na örgütün bütün unsurlarının uyup uymayacağı bilinmezken, PKK'nın "fesih bildirisinde" ileri sürdüğü "Apo'nun yürütüp yönlendireceği" "şartlı süreç"in nasıl işleyeceğine dair muğlaklık sürüyor.Daha ilk günde yapılan araştırmalarda toplumun kahir ekseriyeti hatta "cumhur ittifakı" seçmeninin çoğu inanm

"Süreç" istifhamları

PKK'nın "fesih duyurusu" elbette önemli ve olumlu. Ancak önceki İçişleri Bakanı'nın "yurtiçinde 60-70 terörist kaldı" dediği terör örgütünün tasfiyesi"nin kamuoyunda pek ilgi görmemesi dikkat çekici.Daha baştan "süreç"in bir yığın bilinmezlikle karanlıkta kalması temel handikapları oluşturuyor. Bunların başında terör örgütünün geciken bildirisinde

Siyasî operasyonlar boşta

Türkiye yirmi üç yıllık AKP iktidarı ve "tek kişilik hükûmet"te sadece ağır ekonomik çöküşte değil, demokrasiden hukuka temel hak ve hürriyetlerden ifade hürriyetine birçok alanda dibe vurmuş. Bu yüzden ciddî bir demokrasi ve hukuk kriziyle karşı karşıya.Öncelikle "demokrasi endeksi"nde daha da gerileyip "hibritmelez demokrasi"den Orta Afrika'daki

"İsrail'in Suriye'yi dizaynı"

Şam'ın düştüğü 8 Aralık'ta, bir yandan Halep-Hama-Humus-Şam yolunu bombalamakla Colani'nin -Şara'nın- başında bulunduğu El Kaide'den türeyen IŞİD'in El Nusra örgütünden dönüşen Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) önünü açan ve Suriye'nin savunma mekanizması ve silâh sistemlerini tahrip eden İsrail, özellikle Başkent'teki askerî tesisleri, uçaksavar ve füze a

İsrail'le garip "ilişkiler"

İçte "19 Mart siyasî operasyonu"yla çöküşteki ekonominin 65 milyar dolarının hebâ edilmesi, adı konmayan "süreç"in akıbeti, terör örgütünün kongresi ve silâh bırakması, ana muhalefet Genel Başkanı'na saldırıyla alevlenen tartışmalar dış politikadaki önemli olayları gündem dışı bıraktı.Bu bigânelikle Suriye geçici hükûmeti Başkanı ilân edilen Şara i

"Telef" ve tahrik siyasetiyle

İki buçuk milyon "mühürsüz geçersiz oy"un kanuna aykırı olarak "geçerli" sayıldığı 16 Nisan 2017 muallel referandumuyla Türkiye "hibritmelez demokrasi"den "otoriter rejim"lere düşerken, ifade ve basın özgürlüğünde de dibe vurmuş.Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün 2025 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksinde "çok ciddi hak ihlâlleri"y