Ülkenin dört bir yanında binlerce hektarlık ormanı yakan, şehirlere, yerleşim birimlerine sıçrayan, mahallelerin, onlarca köyün yandığı orman yangınlarının günlerce söndürülememesi fiyaskosu siyasî iktidarın iflasının ifşası.
Son Eskişehir yangınında yangının ortasında kalıp mağaraya sığınan yirmi dört orman çalışanı ve gönüllüden onunun can vermesi yeterli tedbirlerin alınmadığının açık göstergesi.
Günlerce devam eden Bursa ve Karabük yangınlarında açığa çıkan haliyle ilgili Bakanların her defasında "Kontrol altına aldık" söylemleriyle ormanları kül eden ve bazı bölgelerde yanacak bir ağaç kalmayıncaya veya denize, göletlere, kanallara, ormansız bölgelere dayanıp kendiliğinden durunca kadar süren yangınları saymaları vakıayı ele veriyor.
FELÂKETE DÖNÜŞEN İHMALLERİN İKRARI!
Görünen o ki binlerce orman muhafaza memuru ve çalışanı kadrosu boş dururken, belli başlı eğitim merkezlerinin de kapatılmasıyla işe alınan çalışanlara da ormanları koruma eğitimi verilmemiş. Orman yangınlarında hassas alanda bulunan ve orman köylerinin başta geldiği 23 bin köy âdeta devre dışı bırakılmış. Araç, teçhizat, malzeme yokluğu ve eksikliği ise üzerlerinde yangına dayanıklı kıyafet bulunmayan işçilerin maskesiz kısa kollu tişörtlerle, eksik ekipmanla korunaksız durumda yangına müdahale etmeye çalışmalarıyla ortada.
Ancak en büyük tedbirsizlik, yine yangın söndürme uçağı-helikopteri yetersizliğiyle, özellikle gece görüşlü uçakların-helikopterlerin olmamasıyla açığa çıkıyor. Resmî rakamlarla 2023'te 15.5 bin hektar, 2024'te 27 bin hektar ormanın yanması ve daha şimdiden yanan ormanların ikiye katlanmasına karşı sayıları 21 ya da 23 olduğu söylenen söndürme uçağı ve helikopterine yıllardır bir tekinin eklenmemesi bunun bariz göstergesi.
Nitekim Bursa yangınlarında "vatandaşların gece görüşlü söndürme uçağı ve helikopterinin havalanmadığı" sorularına, her orman yangınında "rüzgârın yön değiştirdiği"nden bahseden Orman Bakanı'nın "hava karardığı için yangına havadan müdahale edilemiyor" ifadesi felâkete dönüşen vahametin açık ikrarı, (gazeteler, 27.7.25)
Daha üç sene önce dönemin AKP'li Orman Bakanı'nın 10 tane gece görüşlü yangın uçağı alacağız, Temmuz'da devreye girecek" vaadine mukabil Bakan'ın "cebimizde uçak, arazöz yok, bir yerden bir yere gidene kadar hele bir de rüzgâr varsa sizin onu kontrol altına almanız saatler alıyor" tepkisiyle açıkça "gece görüşlü uçağımız yok" demesi bunca yıldır yangınlara müdahale edecek uçakların alınmamasının, ihmalin, tedbirsizliğin resmen itirafı.
İKTİDAR, YETERSİZLİKLERİ SORGULATMIYOR...
Bundandır ki Saray iktidarının "aparat" haline getirdiği yargıyı "tâlimatlandırması"yla siyasî rakiplerini tasfiye maksatlı bir tek 19 Mart operasyonlarının, döviz rezervlerindeki erime, dış borç yükü, hazine zararı ve şirket değer kayıplarının zararıyla ekonomiye 143 milyar doları aşan mâliyetle, bir başka hesâpla hebâ edilen 160 milyar dolarla dünyanın en iyi yangın söndürme uçaklarından üç bin adet alınabileceğine dikkat çekiliyor.