Cevher İlhan

Yeni Asya

"Ceberutluğa" karşı demokratik irade işbirliği

Bahçeli'nin "terörist başının Meclis'te konuşması" ters köşe "çıkışı"yla tetiklenen "açılım" tartışmaları İstanbul'un en büyük ilçesi Esenyurt'la başlayıp Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine devam eden "kayyım furyası", daha başlamadan "sürec"i bitirirken siyasette yeni bir döneme girildiği görülüyor.Belli ki giderek oy kaybına uğrayan iktidar

"Meddah medya"nın iftirası

VAZİYETİstanbul'un en büyük ilçesi Esenyurt Belediye Başkanı'nın seçildikten yedi ay sonra gece yarısı apar topar baskınla tutuklanarak yerine "kayyım" atanması "gerekçeleri"nin başında başında bazı KCK'lilerle, terör örgütüne yakın birinin annesinin vefatına telefonla başsağlığı dilemesi gösteriliyor. Oysa Vanlı olan Başkan'ın aynı aşiret mensubu

"Oyun plânı"nın maksadı

Saray iktidarının "normalleşme-yumuşama" atraksiyonundaki gibi "Türkiye yüzyılı" reklâmlı "oyun"da topyekûn muhalefeti pasifize etme, etkisizleştirme ve edingenleştirme operasyonları devam ediyor.Meclis'in uhdesinde kamuoyu gözetiminde demokrasi eksenli şeffaf ve âdil bir "çözüm" yerine terör örgütü başının "başaktör" haline getirilirken, sırf "ken

"Çözüm" değil "çok yönlü oyun"

Meclis'in peşinen devre dışı bırakıldığı, bir tek terörist başı ve terör örgütü üzerinden kotarılmak istenen "oyun"da yine siyasi komplolar kuruluyor.Bahçeli'nin "Öcalan çıkışı"nın ardından partili Cumhurbaşkanı'nın uzun süre sustuktan sonra "iç cepheyi güçlenme tarihî fırsatı"ndan dem vurup "Cumhur ittifakı' ortağımızın öncülüğünde ortaya konan ya

Meşru muhatap Meclis'tir

"İktidar cephesi"nin 31 Mart seçimleri kaybı derin travmasına karşı "normalleşme-yumuşama"yla milletin demokratik direncini tırpanlayan katakullilerle şaşırtmalar yapılıyor.Daha düne kadar Kürtçe halay çekenlerin gözaltına alındığı, DEM'in kapatılıp seçilmiş belediye başkanlarına "kayyım şantajı"nın savrulduğu vartada Bahçeli'nin "terörist başının

Demokratik siyaset yerine terör örgütü!

Akamete uğrayan ilk "çözüm süreci" gibi "Öcalan'ın öncelenmesi"yle -adı konmayan- son "çözüm süreci"nin de terör örgütü üzerinden kotarılması girişimlerinde bir defa daha siyaset ve Meclis'in devre dışı bırakıldığı görülüyor.Tesbit şu ki Ankara'daki kanlı terör saldırısının hedefinin "yeni çözüm süreci"yle ilgisi tartışılırken, "devlet projesi" mas

Kimlik bilgilerinin çalınması skandalı

TESBİTSon süreçte yoğun popüler gündemin karamboluna getirilen garabetlerden biri de vatandaşların kimlik bilgilerinin çalındığı skandalının ifşasıydı. Yüksek Seçim Kurulu gibi bazı devlet kurumlarının verilerinin de hacklendiğini hatırlatan siber güvenlik uzmanları, "herhangi bir kişinin, istediği kişinin her türlü bilgisine ulaşabileceğini ve bun

"Öcalan çıkışı"nın arka planı

Beş şehid, biri ağır on dokuz yaralı verilen Tusaş'a terör saldırısının hedefinin "yeni çözüm süreci" anlamındaki açıklamalarla ilgisi ve "mesajı" tartışılırken, "devlet projesi" diye sunulan ve "teknik proje" denilen Bahçeli'nin "Öcalan çağrısı"nın aslında başta MGK, istihbarat ve güvenlik birimlerinde görüşülmediğine dair tesbitler dikkat çekici.

"Terörü tasfiye"nin perde arkası

Seçim sonrası "normalleşme-yumuşama"yla ortaya atılan "yeni anayasa" atraksiyonu yanısıra Cumhurbaşkanı'nın önce "girebiliriz!" dediği İsrail'le toplumu korkutma tehdidinin millet nezdinde kabul görmemesi üzerine servis edilen "açılım"ın perde arkası aralanıyor.Özellikle Bahçeli'nin "gelsin Meclis'te DEM grubunda konuşsun, örgütün lağvedildiğini du

"Yeni anayasa" kör dövüşü

İktidardakilerin "Türkiye yüzyılı" sloganıyla piyasaya sürdüğü "yeni anayasa" iddialarının hiçbir ciddiyetinin olmadığı; tek amacın mevcut Anayasadaki "iki kez seçilme" kaydının kaldırılarak Cumhurbaşkanı'nın ömür boyu koltukta kalması olduğu açıkça tezâhür ediyor.Bilindiği gibi bakanlıkların "sekretarya", bakanların "sekreter" durumuna düşürüldüğü