Cevher İlhan

Yeni Asya

"İsrail'in Suriye'yi dizaynı"

Şam'ın düştüğü 8 Aralık'ta, bir yandan Halep-Hama-Humus-Şam yolunu bombalamakla Colani'nin -Şara'nın- başında bulunduğu El Kaide'den türeyen IŞİD'in El Nusra örgütünden dönüşen Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) önünü açan ve Suriye'nin savunma mekanizması ve silâh sistemlerini tahrip eden İsrail, özellikle Başkent'teki askerî tesisleri, uçaksavar ve füze a

İsrail'le garip "ilişkiler"

İçte "19 Mart siyasî operasyonu"yla çöküşteki ekonominin 65 milyar dolarının hebâ edilmesi, adı konmayan "süreç"in akıbeti, terör örgütünün kongresi ve silâh bırakması, ana muhalefet Genel Başkanı'na saldırıyla alevlenen tartışmalar dış politikadaki önemli olayları gündem dışı bıraktı.Bu bigânelikle Suriye geçici hükûmeti Başkanı ilân edilen Şara i

"Telef" ve tahrik siyasetiyle

İki buçuk milyon "mühürsüz geçersiz oy"un kanuna aykırı olarak "geçerli" sayıldığı 16 Nisan 2017 muallel referandumuyla Türkiye "hibritmelez demokrasi"den "otoriter rejim"lere düşerken, ifade ve basın özgürlüğünde de dibe vurmuş.Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün 2025 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksinde "çok ciddi hak ihlâlleri"y

Bayat oyunlar sahnede

Siyasî iktidarın, ekonomiden dış politikaya, yolsuzluklardan siyasî istismarlara netice alamayıp tam tersine sıkışması, özellikle muhalefet belediyelerine yapılan operasyonlardaki ithamların inandırıcı bulunmamasıyla girdiği çıkmaz sonrası saldırı ve provokasyonların artması dikkat çekici.Belli ki 14-28 Mayıs 2023 seçimleri kampanyasında "ister mon

İsrail'le emperyal işbirliği

TESBİTBilindiği gibi AKP iktidarında, ardından "otoriter rejim"de İsrail'le açık ve gizli-örtülü ticaret hep devam etti. İktidardakilerce başta inkâr edilse de 31 Mart seçim yenilgisinin ardından Ticaret Bakanlığı'nın verileriyle aralarında demir-çelik, çimento, silâh parçası ve barut ile jet yakıtının bulunduğu önce İsrail'e gönderilen 150'den faz

"Yıkım ve rant projesi"nde ısrar!

Bilindiği gibi İstanbul halkından gelen tepki üzerine 31 Mart mahallî seçimlerinde yeniden Çevre ve Şehircilik Bakanı olarak atanan- iktidar partisi İBB Başkanı adayı defalarca kamuoyunun önünde "İstanbul halkının gündeminde olmayan bizim de kesinlikle gündemimizde yok" teminatını vermişti.O denli ki "Ne yaparsanız yapın bu Kanal yapılacak!" restin

Depremde "rant siyaseti"

6 Şubat depreminde muhalefet belediyelerinin felâketzedelere yardım yapmasının "yasaklanması", yardım TIR'larının deprem bölgesine sokulmaması, enkazın kaldırılması, gıda, giyecek, çadır gibi temel ihtiyaçların karşılanmasının ve yaraların sarılmasının engellenmesi, topladıkları yardım paralarına el konulup bloke edilmesiyle kalmayan Saray iktidarı

Hâlâ deprem çarpıtmaları

"Otoriter rejim"de "tâlimatlı yargı" üzerinden siyasî rakiplerini tasfiye operasyonlarıyla demokrasi ve hukuka kasteden Saray iktidarı, "âfette siyaset" felâketiyle kalmıyor; bir yığın dezenformasyon ve manipülasyonla yirmi üç yıllık siyasî iktidarın vahim deprem suçları karambola getiriliyor.Bunların başında sadece 4 gökdelenin olduğu ancak AKP ik

Depremde siyasî operasyonlar

Türkiye'nin en büyük şehrinin 6.2 şiddetli depremin ardından yüzlerce artçıyla sarsıldığı, milyonlarca vatandaşın günlerce ranta kurban edilen "deprem toplanma alanları" yerine otoban kenarlarında, hiçbir tedbirin alınmadığı parklarda gecelediği sırada âfetin siyasette istimaline tevessül ediliyor.İnsanların depremden canhıraş kaçıştıkları günde pa

Yine âfette siyaset felâketi

GARABETDepremin hemen ardından Cumhurbaşkanı, "Deprem gibi hepimizi sarsan konuların günlük siyasetin polemiklerine âlet edilmesini milletimize bir saygısızlık olarak görüyoruz" derken, iktidarın adayı olarak İstanbul Belediye Başkanlığını açık ara ile kaybeden Çevre ve Şehircilik Bakanı, "İstanbul depremi bir millî güvenlik meselesidir, bu alanda