Cevher İlhan

Yeni Asya

"Militanlaştırılan yargı"yla siyasî operasyonlar

İktidar partisinin "devletleştiği", devletin "partileştiği" "tek kişilik hükûmet"te temel hak ve hürriyetlere karşı bir "giyotin" gibi kullanılan "15 Temmuz yargısı"yla hukukun biçilmesine devam ediliyor."Demokratikleşme" bir yana, kapalı "ucûbe otoriter rejim" daha daha da katmerleşirken, Saray iktidarı, sırf siyasî ikbali uğruna dayattığı operasy

"Süreç" - "kayyım" çarpıklığı

Adı konmayan "süreç"te tam da terörist başının terör örgütü PKK'ya "silahı bırakma' çağrısı"nın yapılacağının söylendiği vetirede demokratik muhalefete demokrasi ve hukuk dışı siyasî operasyonlar çarpıklığı devam ediyor.15 Temmuz Hâdisesi'nin ardından dayatılan "20 Temmuz OHAL darbesi" ile sona ermesiyle yürürlükten kalkması gereken Olağanüstü Hal

Hesap vermeme pişkinliği

İBRETGeçtiğimiz günlerde Avustralya'nın Yeni Güney Galler eyaleti Ulaştırma Bakanı Jo Haylen'in özel bir işi için bakanlık aracını ve şoförünü kullandığı 13 saatlik seyahatin kayıtlara "iş gezisi" olarak yazılması, Türkiye'de sıradanlaşan kamu malını kullanma skandallarını gündeme. 446 kilometrelik yolculuk için devlete 750 dolar (yaklaşık 26 bin

"Gazze sürgün plânı" kırılganlığı

Son günlerin bir diğer çarpıklığı, kendini soykırımcı İsrail'e hizmetle "görevli" gören, kabinesinin önemli bir bölümünü soykırımcı "İsrail hayranı siyonistler"den atayan Trump'un "Gazze sürgünü plânı"na Ankara ve Şam'dakilerin çekinceli hali dikkat çekici.Mâlum daha ilk döneminde siyonist danışmanı ve damadı Jared Kushner'ın "yüzyıl plânı"yla Nil'

Ankara ile Şam'ın "Suriye tefrika projesi"ne âleti

Yeni dönemde Türkiye - Suriye hattındaki bilinmezlerin başında on iki yıl sürdürülen iç savaş kargaşasında Suriye'nin kuzeyinde Türkiye'nin yanıbaşında kontrolündeki kantonlar üzerinden ülkenin yüzde 30-40'ını işgalinde tutan küresel emperyal güçlerin taşeronu PYDYPG'nin akıbeti geliyor.Vakıa şu ki soykırımcı İsrail'e ve katil Netanyahu'ya "dünyanı

Suriye'nin meçhul geleceği

Yoğun gündemde üzerinde pek durulmayan oldubittilerden biri de geçen hafta yıllardır Heyet Tahrîrü'ş-Şâm (HTŞ) lideri Colanî olarak bilinen ve yeni Suriye geçici hükûmeti Başkanı olarak gösterilen "Ahmet eş-Şara"nın Ankara ziyaretiydi.Ziyaretin perde arkası aralanıyor. Görünen o ki ilk günlerde iktidardakilerce ve "yandaş medya"ca pompalanan ve san

Deprem vaadleri hep havada kaldı

TESBİTOn bir ili kapsayan 6 Şubat 2023 depreminin üzerinden iki yıl geçtiği halde deprem bölgesinden hâlâ "sesimi duyan var mı!" feryatları yükseliyor. Üç gün boyunca enkaz altından ve enkaz başındakilerden gelen "yardım!" çığlıkları "nerede bu devlet" haykırışlarına dönmüş. Deprem bölgesinde anma toplantıları siyasî şova dönüştürülürken, en son ya

Âfette "rant felâketi!"

"Tek kişilik yönetim"in 6 Şubat Depremi'nde çöküşü, Cumhurbaşkanı'nın "birkaç gün" diye geçiştirdiği ilk üç günde arama-kurtarma çalışmalarının "resmen" engellenmesi fiyaskosuyla başladı.Enkaz altındaki insanların "yardım" çağrılarına, feryatlarına rağmen ilk iki, hatta üç günde arama-kurtarma ile âcil yardım çalışmaları zamanında başlatılmazken, n

"Deprem enkazı" duruyor...

6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçtiği halde "Türk tipi otoriter rejim"in kıskacındaki Saray iktidarının depreme karşı tedbir almak ve âfetin yaralarını sarmak yerine, bu konuda ciddi bir irâde ortaya koyamaması yine algı operasyonlarıyla, felâket üzerinden siyaset propagandasıyla savsaklanıyor.Karartılan gerçeklerin başında iktidardakiler

Muhalefete "düşman hukuku"

Son iki seçimde açıkça oy erimesine uğrayan ve bütün anketlerde kaybetmeye devam eden "iktidar cephesi", uzun süredir toplumdan alamadığı rızayı meşru olmayan jakoben baskılarla alma peşinde.Yıllar önce atılmış tweetlerin soruşturulması, muhalefete mensup siyasetçilerin, belediye başkanlarının, gazetecilerin yıllardır soruşturma konusu olmayan görü