Ataol Behramoğlu

Cumhuriyet

TYS 50 yaşında

Bu satırları yazmakta olduğum 4 Şubat 2024'ten tam elli yıl önce, yani 4 Şubat 1974'te Türkiye Yazarlar Sendikası kuruldu.Bu yıldönümü bu ülkede kaç kişinin umurundadırDahası kaç kişi böyle bir yazar örgütünün varlığından haberlidirDahanın da dahası, tanınmış, anlı şanlı yazarlarımızdan kaç tanesinin umurundadır Türkiye Yazarlar Sendikası'nın varlı

Hapistekiler

Türkiye'nin bugün gelecek olduğu durumu öngörerek 28 Şubat 1997 tarihli Milli Güvenlik Kurulu toplantısında önlem alınmasını istedikleri ve sonrasında üstlerine düşen görevleri yerine getirdikleri için yıllar sonra haklarında açılan davada ağır hapis cezalarına çarptırılan, rütbeleri sökülen yurtsever generallerden dava sırasında ya da cezaevindeyk

Değişen-değişmeyen

Yaşamın değişim üzerine kurulu olduğu söylenir.Doğrudur da.Tek tek insan yaşamlarına baktığımızda kaçınılmaz son hep aynı olsa da bütün bir yaşam birbirini izleyen değişim süreçleridir.Toplumsal yaşam, toplumsal olaylar da bu değişim yasasının dışında değildir.Ya da öyle olması gerekiyor.Fakat bizim ülkemizde kötülük değişmiyor.Biri bitse, ya da bi

Türkiye ortaçağı

Türkiye ortaçağını yaşamaktayız.Ortaçağ bir ülkede herkesi bağlayan, bütün kişilerin ve kurumların uymak zorunda olduğu bir anayasaya sahip olmayış demektir.Ülkemiz bugün böyle bir anayasadan yoksundur.Ya da bir anayasa varsa da sadece kâğıt üzerindeki birtakım yazılardan ibarettir.Türkiye'de bugün yasalar, elinde iktidarı tutmakta olan gücün izin

Hilafet

Sayıları giderek artan, kitleselleşen topluluklar, "hilafet" çığlıklarıyla ve bayraklarıyla gösteriler yapıyor... Aralarında kuşkusuz, Suriyeli, Iraklı, Afgan, daha bilmem nereli "yurttaşlarımız" da vardır.Bu "yurttaş"lar arasında da Hizbullahçı, IŞİD'ci kışkırtıcı ajanların bulunduğunda kuşku yok.Sözlüklerde hilafet veya halifelik, İslam peygamber

Diyanet

Diyanet İşleri Başkanlığı yeni yıl öncesinde son cuma hutbesini yayımlamış.Hutbenin sadece özetini gördüm... Fakat bütününün nasıl bir şey olabileceği hem de buradan hem zaten Diyanet'in kendisinden belli...Bir yeni yıl öncesinde topluma hitapta iyilik dilenmeli, değil miÖrneğin, sıkıntı içindeki halka, birleşip şu kötü düzeni alaşağı edin demeleri

Montaigne

Michel de Montaigne 1533-1592 yılları arasında, demek ki sadece 59 yıl yaşamış büyük bir düşünür, bir kont. Hem doğum hem ölüm yeri kendi adını taşıyan Montaigne Şatosu. Doğal olarak çok iyi bir eğitim almış. En erken yaşlarda eski Yunan ve Latin dillerini ve edebiyatlarını öğrenmiş. Platon'dan Sokrates'ten etkilenmiş.Montaigne bir düşünür, filozof

Vicdan konusunda

Cumhurbaşkanlığı makamında bulunan zat, ev sahiplerine "Sizde vicdan var mı" diye seslendi.Bu aslında "Vicdansızsınız" demenin kibarcasıydı.Bunun üzerine CHP Genel Başkanı Özel, cumhurbaşkanına "Sende vicdan var mı" diye bir soru yöneltti.Dil, ilginç bir olgudur.Örneğin bir kitabevindeki ilgiliye, "Sizde Ataol Behramoğlu kitapları var mı" diye sord

Zırvalar 1

Dilimizde pek sevilen ve sıklıkla kullanılan "zırva" sözcüğünün kökenbilim açısından açıklamalarında aklıma en yatanı Farsça "zerba" sözcüğünden gelmesi oldu."Zerba", zerdali, paça, sarımsak ve çeşitli baharatlar karıştırılarak yapılan bir çorbanın adıymış.Doğrusu günün birinde bu çorbadan tatmak isterdim.Çeşitli malzemenin karıştırılmasıyla yapıla

Nuriye Gülmen'den mektup

Toplum Nuriye Gülmen'i 9 Kasım 2016'da Ankara Yüksel Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde "İşimi Geri İstiyorum" talebiyle başlattığı eylemle tanıdı. Daha doğrusu tanımaya başladı. Çünkü bu demokratik hak talebi, kolluk kuvvetlerinin saldırısıyla kısa sürede, sadece Nuriye Gülmen'in değil, yasadışı gerekçelerle işlerinden çıkarılan herkesin hak