Dehşet günü!

"Kıyâmet" sözünün lügat karşılığı, özetle şu: Dünyanın yıkılıp harap olması. Her şeyin mahvolması. Dünyanın sonu ve mahşer meydanına bütün insanların dirilip toplanacağı zaman.Allah'ın emri ile İsrâfil aleyhisselâmın sûr denilen bir âlete üfürmesi, (nefha-i ûlâ: Birinci üfürme) ile bütün canlıların ölüp, her şeyin yok olması, kâinâttaki nizamın bozulması. Mecazî manasıyla ise, dehşet günü; büyük belâ günü! Kur'an-ı Kerim'de o günü ifade eden ayetlerden bazıları şöyle: "Kulakları sağır eden ses geldiğinde, "İşte o gün kişi kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçar, "O gün, herkesin kendine yetip artacak bir derdi vardır, "O gün bir takam yüzler parlak, güleç ve sevinçlidir, "Yine o gün, birtakım yüzleri de keder bürümüş, hüzünden kapkara kesilmiştir. İşte bunlar kâfirlerdir, günahkârlardır."1 "(Düşün) o günü ki, dağları yerinden götürürüz ve yeryüzünün çırılçıplak olduğunu görürsün. Hiçbirini bırakmaksızın onları (bütün ölüleri) mahşerde toplamış olacağız."2 Bu kısa kıyâmet tasvirinden sonra, şöyle bir ikaz yer alıyor Kitapta: "Allah'a döndürüleceğiniz, sonra da herkese hak ettiğinin eksiksiz verileceği ve kimsenin haksızlığa uğramayacağı bir günden çekinin."3 Peygamber Efendimiz (asm) ise, o günü, "Ben sizin görmediğinizi görür, işitmediğinizi işitirim. Nitekim sema uğuldadı, uğuldamak da ona hak oldu. Semada dört parmak sığacak kadar boş bir yer yoktur, her tarafta Allah'a secde için alnını koymuş bir melek vardır. Allah'a yemin olsun, benim bildiğimi siz bilse idiniz az güler, çok ağlardınız, yataklarda kadınlarla telezzüz etmezdiniz, yollara, çöllere dökülür, (belânızı defetmesi için) Allah'a yalvar yakar olurdunuz."4 Kıyâmet kopacaktır. Bu kesin. Fakat, nasıl ki Cenab-ı Hak, insanın ecelini onun hayatı içine gizlemiş; kıyâmetin kopma zamanını da, hikmetine mebni olarak, kâinatın ömrü içine saklamış. "Göklerin ve yerin gaybı Allah'a aittir. Kıyametin kopması ise, göz açıp kapama gibi veya daha az bir zamandan ibarettir. Şüphesiz Allah, her şeye kadirdir."5 Âmennâ ve saddaknâ. İman ediyor ve tasdik ediyoruz ki, kıyâmet kopacak! Ye's haşyet, merak ise, hayret sebebidir. Kıyâmetin dehşeti, korku elemi verirken; sonrasındaki güzellikler de, mağfiret ümidini filizlendirmektedir. Kıyâmte bakışımız, havf ve reca arasında olmalı. Çünkü ümitvârız; çünkü, "Eğer vermek istemeseydi, istemek vermezdi"6 hakikatinden hareketle, Canab-ı Hakkın Cennetine girmekten, Cemalini görmekten ümitvârız. O gün, orada alnı açık, yüzü ak olmak için bilerek, isteyerek; Allah'ın affından,