Ali Rıza aydın

Yeni Asya

İnsan, canını yolda bulmadı

Kış mevsiminde kar, buz, sis, tipi, boran; yaz mevsiminde ise aşırı yorgunluk ve rehavet, şehirlerarası hatlarda çalışan ve turizm dönemi, zamanla yarışan otobüslerin; dolayısıyla, otobüs şoförlerinin başta gelen sorunu.Sadece otobüs şoförlerinin mi Hayır. O otobüste seyahat eden insanların da sorunu. Ama insanlar, yani yolcu ne şoförün ne de bindi

Merdiven

İnişlerle çıkışlar eksik olmuyor, yeryüzünün yüzünde.Çıkmak bir parça ehven; ama inmek ise, öyle zor ki! Bu, sağlık için de böyle, saltanat içinde... Ortopedik rahatsızlığı olanların inişlerde, çıkışlarda ne çektiğini ancak onlar bilir. "Çeken bilir" derler ya, işte öyle. Merdivenin son basamağına adım atmak üzereyken ayağı kayan ya da kaydırılan

Büyük büyük, büyükler

Dünya kavgasına dalıp, ahiret kaygısı çekmeyen kimseler için dünya düğün, bayram, şehr-âyîn; her şeyiyle, her şeyleri sütliman. Dünyalıdan dünyalıya izzet, ikram gırla; ihtişamsa, baş döndüren cinslerden.Evet. İlim, bilim ve teknoloji gönle değil, göze hitap eder durumda. Demagoji ise, hipnoz etkisiyle, dünya hayatını cazibedar bir meşher şeklinde

Saçtan önce başı örtmek gerekir

"Saçtan önce başı örtmek" sözünden kastımız, tesettürün bir emir olduğuna inanmak; mesajı doğru anlamak ve bunu, Hak namına kabul edip uygulamak.Aksi hâlde, manzara ortada! Bir kısım hanımlar, başlarını en fantezi başörtüsüyle sımsıkı örtüyor; saçının bir tek teli dahi görünmesin diye bir de bone takıyorlar. Ne güzel. İşin buraya kadarki itikâdî kı

Bediüzzaman ve Pirî Reis

Cuma namazı kılmak için mahallemin camiindeyim Her cuma günü mümkün mertebe camiye erken gitmeye çalışır, müsaitse kürsünün sol tarafına, ön safa otururum.Hocamız genç, dinç, heyecanlı ve insanlara İslâmî hakikatleri sunabilme çabasıyla pür teçhiz bir hoca. Ne var ki onun niyetinin, talebinin ve gayretinin tam aksine, cemaatin büyük bir kısmı camiy

Ağla Gözüm

ŞİİRAğla, gözüm; ağlanacak hâldesin Bu hâlinle, birde, keyfe bendesin Boyun büküp, af dilemek var iken Safâ ile yeryüzünde, handesin Ağla, gözüm; ağlanacak hâlin var Geçirdiğin günün, gecen; zâr u zâr Nâdim olup, yaşlar dökmek var iken Hâle, kandın; dünyalarda gözün var Ağla, gözüm; ağlanacak yerdesin Dünden beri, her mihnete, berdesin Şu, kör

Yuva kurmak kolay mı

İnsan hayatı bakımından ev, aile ocağı; evlenip bir ev açmak manasına gelir yuva.Büyütüp kendini idare edecek hâle gelen evlâdını huzur bulması, insan neslini sürdürmesi ve kendini haramdan koruması için ev bark sahibi yapmak yani, evlendirmek ise onu, yuvadan uçurmaktır. İşin olması gereken yönü, ifade edilebilir tarifi böyle, ama bunun için olmaz

Sevgi dili

Onunla tanıştığımda küçüktü; bakımsız, çelimsiz bir şeydi. Eh, mâdem elime geldi ona bakmak, onunla ilgilenmek gerekirdi elbette.Emanetti Rabbimden. Gel gör ki, tam da hakkını verebilmiş değildim. En azından, ilk aylar böyleydi; böyle geçti o günler. Unutuverdiğim oluyordu onu. Bir de bakardım ki; boynu bükülmüş, mahzun... İçim "cız" ederdi. Üzünt

"İyi bir gün" diye diye

Yarına dair hesaplarımız o kadar çok ki saymakla bitmez. Bu hesaplar uhrevî olsa, âhiret hesabına yapılsa, eyvallah. Ne kadar iyi olur. Olması gereken de zaten o değil miAma, kastettiğimiz mesele bu değil. Kendi anlayış tarzımız yahut kendimizin de içinde bulunduğu günlük hayat; hayat içindeki rutin davranış ve anlayış biçimimiz farkın da olsak da

Anmak ve anlamak

Başlarımıza taç, dertlerimize ilâç olan analarımızı anmak bazı belirlenmiş günlere münhasır değil ya.Onları her daima analım ve anlayalım! Sebeb-i vücudumuz olan analarımızın hayatta olanlarına şükranlarımı arz eder; dar-ı bakâda olanlarına da, Cenab-ı Haktan rahmet dilerim. ANA Bir anaya en yakışan, ancak "ana" sözüdür Evlâdının her derdine, merh