Akif Beki

Karar

Muhalefete çalışan iktidar fedâileri

Ola ki iktidar mahfillerinde, AK Parti koridorlarında sözlerinin niye eskisi kadar tesirli olmadığını, medyalarının bekledikleri etkiyi neden artık uyandıramadığını düşünen varsa onlara belki yardımı dokunur diye yazıyorum.Evvela, bunu sorgulamaya başlamaları en azından durumun farkında olduklarını gösterir. Saraçhane gösterilerinin İmamoğlu hesabı

İktidarın aradığı muhalefet

AK Parti, CHP'nin millet yerine orduyla yargıya yaslanmasından şikâyetçiydi hep.Çünkü muhalefetin antidemokratik müdahalelerden, sandık dışı yollarla ön kesmek ve siyaseti şekillendirmekten medet umması demekti.Milletin hayrına bir siyasi yarış, bir demokratik rekabet çıkmazdı buradan. Türkiye'nin önündeki en büyük engel, ayağındaki pranga, başında

Aman provokasyona gelmeyelim de

Her haksızlık bir provokasyondur. Özellikle de çifte standart söz konusuysa tahrik gücü artar, öfke ve tepkiyi daha çok kışkırtır.Peki İmamoğlu meselesinde haksızlık ve çifte standart kimden geliyorİktidara göre haksız olan CHP. Çünkü İmamoğlu'nun yolsuzluk ve terör soruşturmalarıyla gözaltına alınmasını kendileriyle ilişkilendiriyor. Ve hukuki değ

Senaryo buysa bir CHP'ye kayyum eksik

Olmaz, denilen ne varsa oluyor.Dedikleri bir bir çıkan siyaset tellâlları, şimdi de senaryonun devamını kulaklara üfürüyor.Ne demiyorlar ki...Yalnız İBB'ye değil CHP'ye de kayyum atanacakmış. İmamoğlu'ndan sonra sıra Yavaş'taymış, o da dışarıda bırakılmayacakmış.Öyle uzun zamanlardan da bahsetmiyorlar; peş peşe, üst üste. Hazırlıklar sürüyormuş, el

Bu şarkı burada biter mi peki

İmamoğlu'nun şafak baskınıyla gözaltına alınması çok güzel oldu, sananlar yok değil.Diploması iptal edildi, diye Meclis'te sevinçle alkışlayanlar bile görüldü.Bütün iktidar kesiminin böyle düşündüğünü, hissettiğini, sevinçle karşıladığını zannetmiyorum.Ama sandıkta baş edemedikleri İmamoğlu, sandık dışı yollarla bertaraf ediliyor diye büyük sevinç

Hani iç tehdit ve düşman olmazdı!

1996'da Refahyol koalisyonuyla iktidara gelen Erbakan ve Refah Partisi, irticayla mücadelenin hedefindeydi.İrtica, devletin gizli anayasası Kırmızı Kitap'ta iç düşman ve tehditler arasında tanımlanıyordu.1997'deki bir medya brifinginde Korgeneral Çetin Doğan, irtica tehdidini şöyle hedefe koymuştu:"Radikal İslamcıları millet olarak kabul etmiyoruz.

Bu şarkı burada biter mi peki

İmamoğlu'nun şafak baskınıyla gözaltına alınması çok güzel oldu, sananlar yok değil.Diploması iptal edildi, diye Meclis'te sevinçle alkışlayanlar bile görüldü.Bütün iktidar kesiminin böyle düşündüğünü, hissettiğini, sevinçle karşıladığını zannetmiyorum.Ama sandıkta baş edemedikleri İmamoğlu, sandık dışı yollarla bertaraf ediliyor diye büyük sevinç

İstanbul'un havasına belediye ne yapsın

Birkaç gün şehre yaz sıcağı çöktü, şimdi hava yine kışa dönüyor, İstanbul'un tepelerine kar bile yağabileceği tahminleri var.Bu dengesizliğin sorumluluğu henüz İmamoğlu İBB'sine yüklenmedi ama eli kulağındadır. Belediye işlerine bakacağına o il senin, bu il benim dolaştığı için İstanbul'un havası sahipsiz kaldı diye suçlanması an meselesi.Olmaz dem

Siyaset çiçekleri leş kokuyorsa nedendir

Misk, yerini belli eder; derler. Etmez mi...Güzel kokuyu hemen fark eder, geldiği tarafa yönelirsiniz.Ama bütün çiçekler misk gibi kokmaz. Çürümüş ceset gibi pis kokanları da var. Leş çiçekleridir onlar.Ve bir yerde leş çiçekleri çoğalıyorsa orada leş seven haşeratın çokluğunu gösterir.Çünkü çiçekler, üreme tozlarını etraflarında kime taşıtabilecek

Barış Akademisyenleri'ne umut doğdu mu şimdi

Evet, ihraç edilen akademisyenlere sadece umut değil yakında gün de doğacak, deniyor. Öcalan'a ve DEM'e açılan siyaset alanı sayesinde Barış Akademisyenleri'nin ifade özgürlüğü de genişleyecekmiş. Yargı çevrelerinden böyle haberler geliyor kulağıma.Hayır, bir aftan yararlanmayacaklar. Tabiri caizse cezaları, gece tarifesinden gündüz tarifesine alın