Borsada bahar rallisi sürüyor

Banka hisselerinin lokomotif işlevi sürmekle birlikte çıkış hareketi genele yayıldı. Borsa İstanbul'un dış borsalardan belirgin bir olumlu ayrışması gözleniyor. Çıkış trendi ve olumlu hava sürerken, borsaların sürekli yükselemeyeceği, önemli direnç bölgelerine yaklaşıldığı notunu da düşelim. Borsa İstanbul'da şubat ayının son haftasından itibaren başlayan ralli devam ediyor. Banka hisselerinin lokomotif işlevi sürmekle birlikte çıkış hareketi genele yaygınlık göstererek yeni zirveler deniyor. Dış borsalardan belirgin bir olumlu ayrışma söz konusu. Bu çıkışta özellikle banka hisselerinin fiyat kazanç oranı gibi bilanço değerlemelerinde sıkça kullanılan kriterlere göre ucuz kalmasının payı önemli. Ayrıca BDDK'nın ocak-şubat dönemine ilişkin açıkladığı yüksek sektör kârları 032022 dönem bilançoları için beklenti oluşturmuş durumda. Diğer yandan BIST100 Endeksi fiyat kazanç oranının halen 8.3 seviyelerinde seyrettiğini dikkate alırsak Borsa İstanbul için pahalı demek zor. BIST100 Endeksi Aralık2021 ayında 2.400 iken fiyat kazanç oranı 10 seviyelerindeydi. Ancak borsada yılbaşından bu yana yüzde 45 getiri var. Bu açıdan primli olduğunu söylemek mümkün. Dow Jones Endeksi (ABD) ve Dax Endeksi (Almanya) ise yılbaşına göre kayıptalar.ALTERNATİF ARAYIŞLARBorsa İstanbul'daki çıkış hareketini değerlendirirken yüksek enflasyona karşı alternatif getiri arayışlarını da dikkate almak gerekir. Enflasyon (TÜFE) yüzde 61.14, buna karşılık mevduat faizi yüzde 20'nin altında. Tahvil bono (DİBS) faiz oranları yüzde 22-24 seviyelerinde, döviz kurları uzun süredir yatayda. Gayrimenkul ise önemli alternatifler arasındaki yerini koruyor. Düşük faiz ve eksi faiz (enflasyon faiz farkı) ile birlikte bankalardaki kredi genişlemesi de sürüyor. Yılbaşında 4.9 trilyon TL olan bankaların kredi büyüklüğü 8 Nisan itibariyle 5.5 trilyon TL'yi geçti. Bir yıl önce 9 Nisan 2021 tarihinde 3.7 trilyon TL idi. Son bir yıllık büyüme yüzde 48 civarında. Hal böyle olunca "su akar yatağını bulur" hesabı para kendine getiri sağlayacak mecralara akıyor. Tabi ki eksi faiz ve kredi genişlemesinin enflasyon başta olmak üzere makroekonomik veriler üzerindeki etkileri de var. Çıkış trendi ve olumlu hava sürmekle birlikte borsaların sürekli yükselemeyeceği, önemli direnç bölgelerine yaklaşıldığı notunu da düşelim. Genelde uzun çıkış ve düşüş trendlerinde oluşan körlük ve gündeme duyarsızlık gibi durumlara karşı dikkatli olmak gerekliliğini bir dip not olarak ilave edelim.MERKEZ KARARLARI BEKLENDİĞİ GİBİGeçen hafta dikkatler merkez bankaları toplantılarındaydı. TCMB ve Avrupa Merkez Bankaları beklendiği üzere faizde değişikliğe gitmedi. Bu nedenle piyasalarda fazlaca bir fiyatlamaya konu olmadı. Toplantı sonrası yapılan açıklamalar üzerinde ise daha çok duruldu. TCMB'nin toplantı metninde yer alan "makroihtiyati politika setinin güçlendirilmesine karar vermiştir" ifadesi için farklı değerlendirmeler veya tahminler yapıldı. Kastın ne olduğunu bekleyip göreceğiz. Bu konuda net bir görüş henüz yok. ABD'li ünlü yatırım bankası JPMorgan, TCMB için yıl sonuna kadar politika faizini yüzde 14'te bırakacağı beklentisini koruduğunu açıkladı. TCMB, yüksek enflasyon ve dış dünyadaki faiz artırım sürecine rağmen düşük faiz politikasını sürdürüyor. Diğer yandan Avrupa Merkez Bankası'ndan toplantı sonrası yapılan açıklamalarda; 3. Çeyrekte varlık alımlarının bitirilmesinin ardından faiz artırımı yapılacağı görüşlerine yer verildi. Faiz artırımı için bir tarih verilmemesi ve şartlara göre karar verileceğinin işaret edilmesi açıklamaların biraz güvercin tonda bulunmasına neden oldu. Toplantının ardından Euro'nun zayıf seyrini sürdürmesi bir bakıma bunu teyit etti. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Lagarde basın toplantısında tanıdık ifadeler kullandı. Ağırlıklı olarak Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz yansımaları, yüksek enflasyon ve aşağı yönlü risklerden söz etti. Avrupa Merkez Bankası'nın Rusya-Ukrayna savaşından daha derin etkilenmesi nedeniyle resesyon ve stagflasyon riskine bağlı olarak parasal sıkılaşma konusunda tereddüt yaşaması olağan bir gelişme. ABD Merkez Bankası (Fed) ise para politikasını çok önceden açıkladı. Mart ayında faiz artırım süreci başladı, mayıs toplantısında bilanço küçültme başlayacak. Tartışma konusu daha çok faiz artırım adımları ve yılı hangi faiz oranından tamamlayacağı yönünde.SAVAŞ BELİRSİZLİĞİBir değer dikkat çeken açıklama IMF'den geldi. IMF Başkanı Kristalina Georgieva, Rusya-Ukrayna savaşının ekonomik beklentileri zayıflattığını, küresel ekonomik görünümün "olağanüstü derecede belirsiz" olduğunu, yüksek enflasyonun ise birçok ülke için açık bir tehlike haline geldiğini söyledi. Ayrıca, enflasyonun küresel toparlanma için büyük bir aksama olduğunu söylerken ekonomik açıdan büyüme düşüyor ve enflasyon yükseliyor" dedi. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen'ın, önümüzdeki hafta küresel bir gıda güvenliği krizini ele almak için üst düzey uluslararası finans yetkilileriyle bir toplantı yapacağı, IMF de dahil olmak üzere kurumların başkanları, Rusya'nın neden olduğu rekor fiyat artışlarının korkunç sonuçlarını ele almak için