MiDLAS ve İnebahtı

Geçtiğimiz günlerde ROKETSAN Genel Müdürü Sayın Murat İkinci bir açıklama yaparak Türkiye'nin kendi üretimi olan Milli Dikey Lançer Atım Sistemi'ni (MİDLAS) başarılı testlerden sonra TCG İstanbul Firkateynine entegre ettiklerini açıkladı.

Türkiye'nin MİDLAS'ı yurt dışından tedarik etmesi uygulanan örtülü ambargolardan dolayı mümkün olmayınca iş başa düştü ve ROKETSAN ile ASELSAN birlikte yürüttükleri bir çalışma sonrası MİDLAS'ı ürettiler.

Yapılan testler sonrasında geçer not alan MİDLAS, TCG İstanbul Firkateynine başarıyla entegre edildi.

Neden önemli

Türkiye modernizasyon çalışmaları kapsamında uzun bir süreden bu yana donanmasını yeni ve modern unsurlar ile hem büyütüyor hem de modernize ediyor. Üç tarafı denizlerle çevrili bir coğrafyada güçlü ve ayakta kalabilen bir donanma olmaksızın ayakta kalabilmenin ne zor olduğunu tarih bize en acı derslerle öğretti. Özellikle Balkan Harbi esnasında Yunan Donanması'na karşı koyamayan Osmanlı Devleti birçok adasını kaybetmek zorunda kalmıştı.

Türkiye tarihten gelen bir akıl eşliğinde ilmek ilmek tüm askeri unsurlarını çağın gerektirdiği düzeye getirebilmek için olağanüstü bir gayretin içeresine girmiş durumda fakat konuya bütüncül bir şekilde yaklaşılmadığı takdirde tek başına bu gayretler yeterli değil. Mesela bu donanmanızın hava savunma sistemini nasıl sağlayacaksınız

Bu kapsamda alçak irtifadan yüksek irtifaya varana kadar donanma unsurlarınıza yönelik gerçekleştirilecek hava saldırıları ve gemi savar füzelerine karşı nasıl bir tedbir aldığınız son derece önemli bir yere oturuyor.

Geçtiğimiz aylarda Türkiye'nin donanma unsurlarına yönelik attığı adımlara adeta aba altından sopa gösterircesine bir analiz haber Washington Times'ta yayınlandı. Mezkûr analizin başlığı ise bu topraklarda uykuya yatmış herkesi uyandırması gereken cinsten: İnebahtı Deniz Savaşı'nı hatırlayın.

Analizin içerisinde bu savaşın hala da sona ermediği açıkça yazıyor.

İnebahtı'da ne olmuştu

7 Ekim 1571 tarihinde Haçlı İttifakı donanması, Osmanlı Donanması'nı yakmış ve bu mağlubiyetin sonucunda Osmanlı Donanması 142 gemisini kaybetmiş, 20 bin askeri de şehit edilmişti.

Günümüzde donanma unsurları ahşaptan olmadığından yakmıyorlar ama havadan gelen seyir füzeleri, düşman uçakları, denizaltıları ya da düşman donanması ateşi ile etkisiz hale getiriyorlar.

Mesela, Ukrayna ordusu sadece son bir yıl içinde iki Rus donanma unsurunun birisini gemi savar füzesi ile diğerini de silahlı insansız deniz aracı ile Karadeniz'in derin sularına gömdü.