Yaşam aydınlığı

-Dünya bir kişilik sahnesidir, eşi yoktur.-Doğumla ölüm arasını "yaşam" olarak değerlendirip adlandırmanın hepimiz için belirlediği sınır, doğal süreçtir. Kimin ne kadar yaşayacağını önceden kestirmek olanaksızdır. Koşullara, katkılara, yaşam biçimi ve düzenine bağlı olan varlık süreci herkes için derişiktir. Benzerlikler bir rastlantı olmaktan öteye geçemez. Yaşamı çekilebilir, tadılabilir, istenip özenilebilir kılmak insanların başlıca amacıdır. Kişilik, ortam, olanak koşullarıyla sürdürülen zaman, insanların dünya günlerinin adıdır. Yaşamı anlamlı, değerli kılmak çabası da insanların yalnız amacı değil, kendilerine ve toplumlarına karşı sorumlulukları ve görevidir. Toplumsal nitelik ve düzey, oluşturan kişilerin duyarlıkları ve özenleriyle aşama kazanır. Bunun için de soyluluk, ahlâk, ıra (karakter) ve kişilik önemli öğelerdir.Özenli, tutarlı olmayan, sözünde durmayan, topluma bir katkısı, aranılıp özlenecek bir özelliği bulunmayan, biçimsel bir yapı olmaktan öte bir varlık değeri taşımayan kimselerin konumunun hiçbir önemi yoktur. Çalışmaları,