Oteli satmayıp ne yapacak

İBB Meclisi'nde 20 sıra No'lu gündem maddesi, önceki gün CHP grubunda büyük sıkıntı yarattı. Konu, İBB mülkiyetinde olan, halihazırda içinde 2032 yılına kadar kiracısı bulunan bir otelin satılması için Ekrem İmamoğlu'na yetki verilmesiydi. (İlk satış, gerekli rekabet ortamı oluşmadığı için mahkeme kararı ile iptal edilmişti.)Niye mahkeme kararının iptal nedenleri dururken, satış yine gündeme getirilir! İçinde on yıllık kiracısı olan bir mülkiyetin satış ihalesine hangi işinsanı girer!Ama iktidar tarafından 'sıkıştırılan' İBB'nin, malını mülkünü satmaktan başka çaresi var mıdırBiliyorsunuz CHP grubunda olanlar gizli kalmaz, hangi konu tartışılırsa sızdırılır.Bu satış kararının gündeme alınmasına karşı oy kullanacağını açıklayan CHP İBB Meclis Üyesi Mehmet Ali Tüy açık açık konuşuyor; arkadaşlarına birkaç gündür büyük baskı gördüğünü anlatıyor.Bu arada şunu öğrendik, Ekrem İmamoğlu kendisini aramış, karşı oy kullanmamasını, bunun bir 'bedeli' olacağını söylemiş, hatta restleşmişler! Bunun üzerine M. Ali Tüy istifa mektubu yazmış ama arkadaşları mektubu yırtmışlar. Arkasından Dr. Canan Kaftancıoğlu aramış, karşı oy kullanmaması için telkinde bulunmuş. Grupta konuyu bilmeyen yokmuş. Neden kendi iradesi ile hareket etmek isteyen meclis üyesi üzerinde baskı kurulur ki Konu ile ilgili tarafların açıklaması olursa köşemiz açıktır.GÜNÜN SÖZÜ"BİR insan kendi iradesi ile savaş çıkarmayı başarabilir. Ancak savaşı durdurabilmek için başkalarının iradesine ihtiyaç duyar.Barış, savaşın olmaması demek değildir.O bir erdem, bir ruh hali, iyilikseverlik, güven ve asalettir." Spinoza(Prof. Dr. Cengiz KUDAY'dan)Kumpasın 13. yılını unutmayacağızÇYDD'NİN KARA GÜNÜHUKUK tarihimizin en kara günlerinden biri olan 13 Nisan 2009 gününü unutmadık, unutmayacağız!13 Nisan 2009... Ergenekon Soruşturması kapsamında, sabah saatlerinde eşzamanlı olarak başta ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan ve ÇYDD Yönetim Kurulu üyelerinin evlerine yapılan polis baskını ve gözaltılar, ÇYDD Genel Merkezi ve birçok şubesine yapılan aramalarla devam etti. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin 33 şubesi ile yönetici ve gönüllülerinin evleri de dahil olmak üzere 81 noktaya baskın yapıldı; 36 dernek üye ve gönüllüsü gözaltına alındı. Hiç düşünmediğimiz, asla hayal bile edemeyeceğimiz bir durumdu. Yaraladı ve çok iz bıraktı...Prof. Dr. Türkan Saylan'ın, ÇYDD'nin, YK üyeleri Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Prof. Dr. Filiz Meriçli, Av. Nur Gerçek, Sema Murat ve Şeyda Eşsiz'in haklarında açıklanan iddianameleri unutmadık, unutmayacağız.Cumhuriyet değerlerini korumak ve yaşatmak için emek veren; çağdaş insan ve topluma çağdaş eğitim yoluyla ulaşmak için çalışan derneğimize yapılan bu büyük hukuksuzluğu ve ağır iftirayı, FETÖ'cülerin önce toplumu daha sonra da devleti ele geçirmek adına yaşattığı hukuk katliamını, derneğin adının 'terör' soruşturmasında geçirilmesini asla unutmayacağız. Bugün Türkan Hoca'mızın miting meydanlarında söylediği gibi, 'Ne şeriat ne darbe' diyoruz."Hak, hukuk ve adaletin temelinde de eğitim vardır!" sözümüzü yineliyor ve 33 yıldır olduğu gibi tüm çocuklarımız için eğitimde fırsat eşitliğini sağlayana kadar çağdaşlık yolculuğumuza devam ediyoruz.Yolumuz açık olsun.TÜRKİYE'DE 33 BİN FAHRİ MÜFETTİŞ VARFAHRİ Trafik Müfettişleri'ne (FTM) yönelik (05.04.2022) bir okur eleştirisine Fahri Trafik Müfettişleri Derneği YK Başkanı Av. Sami Yüleçyüz bir açıklama gönderdi, FTM hakkında bilgi sahibi olunmadan fikir yürütülmemesi gerektiğini söyledi. Özetle şöyle dedi:"Yetkili yasaya istinaden -polisin olmadığı yerde güvenlik güçlerine yardımcı olmak amacıyla hareket eden- sivil toplum görevlileridir. 1- Kesilen cezalardan hiçbir çıkar sağlamadıkları gibi herhangi bir ücret de almazlar, tamamen toplumsal sorumluluk bilinciyle görev yaparlar.2- Kural ihlalini belgelemeye yönelik fotoğraf ve video çekmeleri özellikle yasaklanmıştır. Bu görevi ifa için 'güven' esastır, atamalar 40 yaş üstü üniversite mezunları arasından titizlikle seçilir.3- Bu sistem 1997 yılından bu yana 25 yıldır başarıyla