Sivil anayasanın vakti gelmedi mi

Cumhurbaşkanı Erdoğan yasama yılı açılışında Meclis'te "Yeni Anayasa, milletimize vereceğimiz en güzel 2023 hediyesi olacaktır" demişti. Fakat bu konuda olumlu hiçbir gelişme olmadı. Elbette bu konu sadece Cumhurbaşkanı ve hükümeti ilgilendirmiyor. Muhalefet partilerinin de gündemine alması gereken en önemli işlerden bir tanesidir. Darbeci askerlerin yani kendilerine verdiği isimle "Milli Güvenlik Konseyi'nin" hazırladığı ve halen yürürlükte olan 1982 Anayasasının değişmesinin neden gerekli olduğunu zekâ seviyesi kıt insanlara göre izah etmeye çalışalım. Çünkü faşist eğitim sistemi ile yetişmiş ve devletin en önemli noktalarında görev yapan özgürlük ve hürriyetin değerini bilmeyen çok sayıda insan var. Akıllarını başlarına getirmeleri için hangi seviyede bulunduklarını hak ettikleri lisanla anlatmak gerekiyor. 12 Eylül 1980 darbesini gerçekleştiren darbeci cuntanın lideri Kenan Evren, ülkemizi kusursuz bir diktatörlük ile idare ediyordu. Sağcı solcu demeden 18 yaşından daha küçük gençleri dahi idam etmekten çekinmiyordu. Neredeyse her gün televizyon ekranına çıkıp şımarık ve küstah bir dille "faşist yönetim" hakkında güzellemeler yapıyordu. Bu darbe liderinin embesil kişilere yakışan sözlerinden dolayı halkımız çok bunalmıştı. Nihayet Orhan Aldıkaçtı isimli anayasa profesörü bulunmuş "Danışma Meclisi" adında bir kurul meydana getirerek yeni anayasa çalışmalarına başlanmıştı. Bu kurulun akla ziyan maddelerle dolu olan "anayasa metni" elbette beğenilmemişti. Fakat ülkemiz ekonomik ve sosyal açıdan çok fazla kan kaybediyordu. Bir an önce halkın seçmiş olduğu yöneticilerle idare edilmeliydi. Çünkü darbeci askerlerin suçsuz yere toplayıp özellikle dindar insanlara yaptığı işkenceler; yenilir yutulur cinsten değildi. Afrika yerlilerinin bile beğenemeyeceği bir metin olsa da; bir an önce sivil yaşama geçilmesi için "1982 Anayasası" referanduma götürülmesi kararı;