Büyük balık küçük balığı yutar felsefesi

İnsanoğlu, İkinci Dünya Savaşının sona ermesi ile birlikte korkunç bir sonuçla karşılaşmıştı. Çoğu masum çocuklardan, yaşlı ve kadınlardan meydana gelen 60 milyon insan öldürülmüştü. Birinci Dünya Savaşında kullanılan biyolojik ve kimyasal silahlara ilave olarak bu savaşta termo nükleer silahlar da kullanılmıştı. Kitlesel imha araçlarının da kullanıldığı utanç verici dünya savaşlarının kökenine baktığımızda; Batı dünyasının vahşi yüzünün saklandığını rahatlıkla görebiliriz. İşte şimdi de bu savaşlara benzer bir durum hem de aynı topraklarda yeniden devam ediyor. Bütün dünyanın gözü önünde sivil insanların acımasızca öldürüldüğü vahşi ve kirli bir savaş Ukrayna'da ikinci haftasına girmiştir. Ne ilginçtir ki bundan kısa bir süre önce Rusya'nın bombardıman uçakları Şam'ın hemen yakınında Doğu Guta'da ve Halep'te sivillere karşı daha acımasız bir cinayet işlemişti. Nedense bütün dünya bu Müslüman soykırımına engel olmayıp seyirci kalmıştı. Şimdi ise bütün insanlık ayağa kalkmış bir şekilde Rusya'yı durdurmaya çalışıyor. İşte yaşanan bu cinayetlerin kaynağına inmeye çalışarak gerçek suçluları bulup ortaya çıkarmaya çalışacağız. Bu vahşi ve acımasız cinayetlerin kaynağı; Yunan ve Roma felsefesinin günümüz yansıması olan Batı kültürüdür. Zira "büyük balık daima küçük balığı yutar" diyerek yapılan her türlü zulmü meşrulaştırmaya çalışırlar. Bu kültürün mimarları, savaşların acımasız