Müjde! Müteahhitlerin ücretlerine zam geldi

Piyasa riskini yöneterek iş yapanlara "girişimci", kamu kurumlarından kaynaklanan riskleri yöneterek iş görenlere ise "hayırsever iş adamı" diyorlar.Bu köşede ve diğer platformlarda yıllardır bıkmadan usanmadan söylüyorum. Uzun süreli KÖİ sözleşmelerinin yumuşak karnı "sözleşme değişiklikleridir." İhalede vermiş olduğunuz teklif zarar içerse de sözleşmelerde yapacağınız değişikliklerle işinizi inanılmaz derecede kârlı hale getirebilirsiniz.Tabii ki sözleşme değişikliği riskini yönetecek kadar güçlüyseniz.Nasıl mıGelin bir bakalım.ÜCRETTürk Dil Kurumuna (TDK) göre ücret "iş gücünün karşılığı olan veya kiralanan veya satın alınan bir şey için ödenen paradır." Normalde çalışanlar toplu pazarlık ve grev hakkını kullanarak ücretlerini kendileri belirleyebilir.Ancak Türkiye'de sendikal haklar son derece sınırlı olduğundan ücret artışları siyaset tarafından belirleniyor.Memur maaşları, asgari ücret ve emekli maaşlarının hepsi siyaseten belirlenmektedir. Biliyorsunuz hükümet bir enflasyon hedefi belirliyor ve özellikle de memur ve emekli maaşlarını bu hedefe göre artırıyor. Dönem sonunda enflasyon hedefi aşılırsa, aradaki fark enflasyon farkı olarak memurlara ve emeklilere ödeniyor.Başkent Üniversitesi İktisat Bölümü hocalarımızdan Dr. Selim Soydemir bu yönteme göre belirlenen memur ve emekli maaşlarındaki gelişmeleri hesaplıyor ve şahsi Twitter hesabından da paylaşıyor. Kendisinin izniyle bu hesapları ben de sizlerle paylaşayım. Dr. Soydemir bu grafiği şu şekilde açıklıyor: "6 ayda bir yapılan ücret artışı ve enflasyon farkı uygulaması enflasyon artışının bir an için yakalanmasını sağlamaktadır. Ancak, enflasyonun sürekliliği nedeniyle akabinde ücret kaybı birikmeye başlamaktadır. Yeni maaş artışına kadar kayıp devam etmektedir. Grafikte mavi ile kahverengi arasındaki alan memur emeklisinin maaşlarındaki 6 aylık kayıpları göstermektedir."Grafik yakından incelendiğinde kahverengi ve mavi çizgi arasında kalan ve memur emekli maaşlarındaki kayıpları gösteren üçgenlerin alanlarının enflasyonun yükseldiği son yıllarda giderek büyüdükleri görülüyor. Yani memur emeklilerinin maaşları enflasyon karşısında giderek eriyor. Sadece memur emeklilerinin mi Benzer kayıpları memurlar ve asgari ücretliler de yaşıyorlar.Çünkü ücretli çalışanların pazarlık güçleri bulunmuyor. Hatta asgari ücretlilerin durumları daha da vahimdi. Asgari ücret, yıllardır yılda bir kez artırılmaktaydı. Bu yıl ücret artışı yılda iki defaya çıkarıldı da asgari ücretliler bir nebze de olsa nefes alabildi. Ama tamamen değil sadece bir nebze.Sanayi ve Teknoloji Bakanı hafta içinde şu açıklamayı yaptı: "Cumhurbaşkanı Erdoğan kabinede 'asgari ücrete zam yapmamız lazım' dedi. Ocak ayında da inşallah sabit gelirli vatandaşlarımızın işine yarayacak bir zammı onlara yapmış olacağız."Değerli asgari ücretliler siz ocak ayını bekleye durun. Ocak ayını beklemeden Ekim ayının başında zamlarını alanlar var. Kimler mi Devam edelim.Değerli okur TDK'nın tanımlarından da anlaşılacağı üzere ücret sadece çalışanlara verilmiyor.MÜTEAHHİT ÜCRETLERİKiralanan veya satın alınan şeyler için de ücret ödeniyor. Şehir hastanelerinin binaları için kira ve satın alınan hizmetler için de bedel ödeniyor. Benzer biçimde köprüler, yollar ve havalimanları için de ücret ödeniyor. Ulaştırma projelerinde sözleşme süresi boyunca kullanım ve ücret garantisi veriliyor.Garanti edilen kullanım gerçekleşmez ise "garanti bedelini" Ulaştırma ve Denizcilik Bakanlığı ödüyor. Ücret, her yıl garanti verilen döviz cinsinin ülkesindeki enflasyona göre artırılıyor. Garanti verilen döviz cinsi dolarsa ABD enflasyonu, avroysa Avro Bölgesi enflasyonu esas alınıyor. Garanti bedelleri çok yüksek olduğundan, sizler yolları ve köprüleri kullanın diye gişedeki ücretler düşürülüyor. Sözleşme ve gişe ücreti arasındaki fark ise "katkı payı" olarak milli bütçeden ödeniyor. Hatırlayın hafta içinde Ulaştırma Bakanı ne dedi "Biz sadece 10 dolar alıyoruz köprüden, vatandaş memnuniyetle kullanıyor."Bakanın köprüden kastı Osmangazi Köprüsüdür.Bakan doğrunun yarısını söylemiş. Öbür yarısını da ben söyleyeyim de bir tama ulaşalım. Araç başına 35 dolar da bütçeden ödeniyor. Garantilerin tuttuğunu kabul etsek bile (ki tutmuyor) her yıl milli bütçeden 658 milyon dolar katkı payı ödemesi yapılıyor. Vergi mükellefleri de memnun mu bilemiyorum artık.(Değerli okur öteden beri söylerim. KÖİ projelerin yüklenicileri ile devlet memurları arasında bir fark yoktur. Onlar da devlet memurları gibi ücretlerini devletten alıyorlar.