Ahlâklı olmak ve ahlâklı kalmak

Ankara Fidan'dan Mimar Celal Ersöz: "İnternette bir kısa video dolaşıyor. Meşhur bir hoca haramzedelere kızıyorum derken dine ve hadislere saldırmış. Buna cevap verebilir misiniz"İncilere Bakın! Meşhur hoca çileden çıkmış! Aslında çileden çıkmış değil; bu fırsatla, bilerek, sözlerini kendisi saptırmış! Ahlâksızlara, dini ticarete ve siyasete dökenlere, inancı ikbal aracı yapanlara durumun vahametini anlatacağım derken, dinin öz kaynaklarına saldırmış! Demiş ki: "Bunları dinleri böyle yaptı! Onun dininde ahlaklı olamaz! Onun dini derken uydurulmuş dini kast ediyorum. Niye biliyor musunuz İnandığı kitapta, yani hadis kitaplarında, hem de Kur'ân'a paralel olarak uydurulmuş, hadislerin içine boca edildiği, paralel Kur'ân'larında şöyle hadisler bulursunuz: Günde beş vakit namazı kılana, o gün her günahına kefarettir. Bu adam ahlaklı olamaz! Bu adam ahlaklı olursa enayidir. Niye yapmasın Biraz sonra namaz kılacak! Yani niye iftira etmesin Niye yalan söylemesin"1 Bu sözleri dini bilen bir hoca söylüyor. Buraya almadığımız daha başka incileri de var. Memlekette dindar kılıklı heriflerin, dabbetülarz gibi türeyip, helal yer gibi haram yemeleri... Savaş yok, harp yok, darp yok, kıtlık yok; ülke hazinesini sıfırlamaları, hatta eksiye düşürmeleri, ekonomiyi batırmaları, üstüne üstlük, akıllara ziyan manipülasyonlarla bunu başarı gibi sunmaları insanı çileden çıkarıyor, evet! Hoca da böyle bir kriz yaşıyor anlaşılan! Kamu Malını Yiyeni Hangi Namaz Affettirebilir Ancak hiçbir kriz akl-ı selim sahibi birisinin, dini deforme etmesine gerekçe olamaz. Dini bilen bir adam böyle tepki vermez. Dinden ne istiyorsun Dinin şahsî günahkârlar için açtığı af yolunu nasıl diline doluyorsun Kamu malını yiyeni, kul hakkını yiyeni, devlet ve millet malını gasp edeni hangi namaz, hangi Cuma, hangi oruç, hangi Arafat, hangi şefaat affettiriyormuş Dinde böyle bir belge mi var Varsa niye söylemiyorsun hazret Dinde belge mi istersin Binlercesi var. İşte buyur: Hazret-i Ömer (ra) anlatıyor: Hayber savaşında sahabeden bazıları, "Filan şehit!" demişlerdi. Resulullah (asm) buna karşı