Selahaddin E. Çakırgil

Star

Okuyucularla Hasbihal: İnsanları, etnik kimliklerine göre kim yüceltirse veya aşağılarsa; İslam'dan nasibini alamamış demektir

(Pazar günleri, 'e okuyucuların görüş ve eleştirilerine ayırdığımız bu sütunda, bir diğer 'Okuyucularla Hasbihal'e daha, muhterem okuyucuları selamlayarak başlıyoruz.)İstanbul'dan Sabri Arabacı mesajında, 'Filistin'deki Müslümanların mücadelesinde çok yiğit bir yeri olan İsmail Heniye'nin İran'da bir suikasd'e kurban gitmesi üzerine, Başkan Erdoğan

Şehîdin dünya hayatında yapamadığını, onun kanı çok daha güçlü şekilde yapar

Evet, Filistin'de, Hamas'ın (İslâmî Mukavemet Hareketi'nin) en önde gelen isimlerinden İsmail Heniyye'nin şehadetinin, Müslüman toplumlarının uyuşan bedenlerine yeni bir nefha, yeni bir soluk vermesindeki bereketi üzerinde düşünmek gerek.. Çünkü, Heniyye bizzat ya da başkaları, Filistin ve Gazze Meselesi üzerine, bir konferans verecek veya bir miti

Dünya, '3. Dünya Savaşı'nı, Godot'yu bekler gibi beklerken...

İrlandalı yazar Samuel Beckett'in 'Godot'yu Beklerken' (Waiting for Godot) isimli tiyatro eserinin özü, aslında bütün zamanlar ve mekânlardaki, içinden çıkılmaz zannedilen problemlerin öznesi olan insandır. Oyunda, Vladimir ve Estragon adlı karakterlerin yolları kesişir, birbirleriyle iletişim kurmaya çalışırlar. Ama neyi beklediklerini de bilemedi

İdeolojilerini, 'vahyi inkâr' üzerine kuranlar, İslâm konusunda elbette saçmalayacaklardır

İllâ da resmî veya gayri resmî vazifeli olmak gerekmez; herhangi bir Müslüman'ın, doğru olduğuna inandığı İslâm hükümlerini, diğer Müslümanlara hatırlatmasından daha tabiî ne olabilir 100 yıllık bir partinin küstah ve İslâm'ın azgın düşmanı olan bir yetkili sözcüsü, -ismi lâzım değil, çünkü hepsi de aynı inançsızlık ikliminde besleniyorlar- Diyanet

Yok olup gitmiş bütün toplumların ortak hikâyesinde 'ahlâkî çöküntü' ve 'haz maymunluğu' vardır

Okuyucularla Hasbihal...Pazar günleri, okuyucuların görüş ve tenkidlerine yer vermeye çalıştığımız bir diğer 'Okuyucularla Hasbihal'e daha, sağlık- âfiyet dilekleri ve selâmlarımızla başlıyoruz: İstanbul'dan Cemal Aydın dostumuzun birkaç tesbitine yer verelim önce: Cemâl Bey, Siyonist İsrail çetesinin başındaki barbar kişinin Amerikan Kongresi'nde

Canavarlığı 'insanlık' olarak göstermeye kalkışanlar topluluğu

Evet, 'çok modern, asrî, muasır, çağdaş..', her ne deseniz deyiniz; kendi dışındaki dünyaya, çağdaş firavunluğun ve gücetaparlığın zirvesinden bakan bir dünya kesimi..Evet, Netanyahu isimli soykırımcı Siyonist barbar'ın, Amerikan Kongresi'nde kendisini uzuun- uzuuun alkışlayan 'en seçilmiş-' Amerikalılardan söz ediyorum..O Amerika olmasa, İsrail di

Biden'dan Kamala ve Bangladeş'e kadar bir gezinti..

Amerikan Başkanı Joseph Biden'ın, ilk 40 yılı senatörlük, 8 yılı Obama'ya Başkan Yardımcılığı ve son 4 yılı da Başkan olmak yarım asrı geçen siyasî, ilk dönemlerdeki parlak başarılarının tam tersi istikamette, hele de son 2 yıldır sergilemeye başladığı mâtûhiyet, ya da 'demans senil yaşlılık bunaması' vs. emârelerini göstermesiyle, adaylıktan çekil

Evet, 'Bu izmihlâl-i ahlâkî yürürken, durmaz istiklâl..'

Dünkü yazımda, , Mersin'den yazan bir edebiyat öğretmeni okuyucunun Kuzey Kıbrıs'ı anlatırken M. Âkif'in, 'Bu izmihlâl-i ahlâkî (ahlâkî çöküş) yürürken, durmaz istiklâl..' beytini yazdığını da aktarmıştım.. Sadece Kuzey Kıbrıs değil, bizim bütün büyük şehirlerimiz de maalesef, aynı durumda değil mi Zâhiren, namus, iffet ve haysiyet duygusu taşıdıkl

'Kıbrıs'ın tamamını almalıyız' diyen Erbakan haksız veya hayalci miydi

'Okuyucularla Hasbihal;Pazar günleri okuyucuların görüş ve tenkıdleri etrafında yapmakta olduğumuz bir diğer 'Okuyucularla Hasbihal'e daha, sağlık-âfiyet dilekleri ve selâmlarımızla.. İstanbul'dan Sami Eryiğit diyor ki: 'Selahaddin ağabey, Kıbrıs'la ilgili yazınızın ikincisinde , Kıbrıs Çıkarması sırasında Ecevit'in, ısrarla, 'Biz Kıbrıs'a fetih ni

Kıbrıs Çıkarması, 'Fetihçi ruh'un dirilişi veya 'Barış Harekâtı' mıydı

Dünkü yazıda, Kıbrıs konusunun, hele de son 75 yılımızın en temel dış ve iç siyaset konularından birisi olduğunu dünkü yazıda anlatmaya çalışmış ve yazımızın son paragraflarında, 'İngiltere, Yunanistan ve Türkiye arasında 1959-60'larda imzalanan Londra ve Zurich andlaşmalarıyla, bu üç ülkenin garantörlüğü altında bir Kıbrıs Devleti kurulduğunu, büt