Tasavvufta yemek kültürü

Tasavvuf felsefesinde yiyecekler özel anlamlar taşır. Konya yemek kültürüne, tasavvuf felsefesinin ve tekke yemeklerinin katkısı ise yadsınamaz.Yiyecekler insanlar tarafından yenilmek ister. Bir elma yenince şeref duyar. Elmanın koparılması, yıkanması, helal olması bir yana, ancak insan vücuduna girince bir anlam bulur, kıymetlenir ve esas görevini getirmiş olur." Ne hoş bir tanımlama değil mi Bir elmayı ısırırken sanki canlanıp size "Şeref duydum" dermiş gibi...Tasavvuf felsefesinde yiyeceklere özel anlamlar yüklenir. Ispanak, marul, semizotu, elma, erik, ayva gibi tüm sebze ve meyveler yüceltilir. Hiç sıradan muamele yapılmaz. Tasavvuf kültürü, yemeğin malzemesine ve pişirilmesine birçok sembolik anlamlar yükler. Yemeği, yiyecekleri bu kadar yücelten bu felsefeye her zaman kendimi çok yakın hissettim. Zengin Konya yemek kültürüne Mevlâna Celâleddin Rumi döneminin tasavvuf felsefesinin ve tekke yemeklerinin katkısı yadsınamaz.Hepimizin bildiği fırın kebabı (yöresel ağızda furun kebabı denir), etli ekmek ve tiritin yanı sıra benim favorim her zaman yağ somunu olmuştur. Konya küflü peynir, çeçil ve kaşar peyniri karışımıyla yapılan yuvarlak, çıtır hamurlu, peyniri sünen yağ somununa ben, "Konya'nın 3 peynirli pizzası" diyorum. Esnafın sabah çorbasıyla beraber en sevdiği yemeklerin başında gelir. Çünkü hamur, peynir ve et üçlüsünden oluşan yiyecekler hayatlarının vazgeçilmezidir. Fatih Şendağlı'nın yaratıcılığıyla daha da çeşitlenmiş, renklenmiş yağ somunu.Haberin Devamı Yemek yemek günün keyifli anıdır"Çok yedik, bunları nasıl sindiririm. Fazla geldi" dediğiniz anda Konyalılar size esprili bir biçimde yanıt verir: "Yi yağlıyı, iç suyu. Donarsa donsun. Yi datlıyı içme suyu. Yanarsa yansın." Çünkü Konyalının yaşamında yemek yemek günün en keyifli anlarıdır. O yüzden de şehirde her an gidip