Prof. Dr. Mustafa Tekin

Milat

Beytül Hikme; Yeniden

İnsan ve Medeniyet Hareketi bünyesinde bu yılın başında faaliyet göstermeye başlayan Beytül Hikme İslam Düşüncesi Enstitüsü'nün düzenlemiş olduğu "İslam Düşüncesinin Meseleleri" uluslar arası sempozyumu 14 Kasım'da başladı. Sempozyumda uluslar arası ve ulusal düzeyde 38 bilim insanı farklı konular üzerine bildiri sunacaklardır. "Beytül Hikme" ismi

Aklın üç hâli

Modern zamanlar aynı zamanda farklı yoğunluklarda "akıl" ve "vahy"in imkan ve alanlarına dair tartışmalarla tebellür etmektedir. Bir yandan dinin irrasyonel olanla özdeşleştirilmesi, diğer yandan aklın mutlak bir kategoriye dönüştürülmesi akla olan atıfları da beklentileri de fazlalaştırmıştır. Modern dünyanın merkezinde yer alan Aydınlanma düşünce

Aklın İmkânları

"Akıl" konusunda içinde yaşadığımız çağda konuşmak zorlaşmıştır. Bu zorluğun sebebi, meselenin çetrefilli olmasından öte konuşan taraf(tar)ların manipülatif yaklaşımları ile meselenin birden "aklı iptal etmek" ya da "akla sonsuz yetki vermek" arasında kilitlenmesidir. Bu durumda akıl üzerine geliştirilen yargılar ve tartışmalarda temkinli cümleler

Elinde "Kendi"si Kalmamak

İçinde yaşadığımız dünyada "sunilik" dönemin temel karakteristiğini ifade eder olmuştur. Bunu bir yandan kentleşmenin yoğunlaşması, tabii olana ulaşmanın zorluğu ve kimyasallığın hakimiyeti üzerinden takip edebiliriz. Meselenin önemli boyutlarından birisi tabii gıdaların giderek gündelik hayattan çekilmesidir. Fakat daha önemli olan artık insanları

Dünyayı Tanım(lam)ak

Bir işe girişildiği zaman ona köklü bir yaklaşımla bakmak esasen bir zarurettir. Tam da bu sebeple "tanım(lam)ak" atılacak ilk adım olarak kabul edilmelidir. Hayat tecrübem bana göstermiştir ki, insanın en iyi bildiğini düşündüğü şeyleri bile tanımlamaya kalkıştığında zorlanması söz konusudur. Meseleyi köklü bir şekilde ele almak deyince İsmet Özel

Kütahya'da "Postmodernizm" Sempozyumu

24-26 Ekim 2025 tarihlerinde Kütahya'da İslami İlimler Araştırma Vakfı (İSAV) ile Dumlupınar Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nin ortaklaşa düzenlediği "Postmodernizm, Toplumsal Değişim ve Din" başlıklı bir sempozyum icra edildi. Sempozyumda 24 bildiri ve onların müzakereleri yer aldı. Oldukça yoğun geçen sempozyumda postmodernizm üzerine odaklanan

"Aşkın"a Sıçrama Yapmak

"Düşünce" insanoğlunun yüzyıllar boyunca kendi varoluşuna uygun bir faaliyeti olarak gündemdedir. İnsanın içinde yaşadığı evrende diğer varlıklardan farklı olarak bir akla sahip olması, düşünebilmesi onu farklı bir konuma yerleştirmektedir. İnsanın kendisini kuşatan evren ve eşya ile ilişki kurması kaçınılmaz bir durumdur. Bu ilişki ister istemez i

Bu Yüzyılın Buhranı

Bu yüzyılın ilk çeyreğini geride bırakırken, birçok açıdan iyimserlik havasının da giderek dağıldığını gözlemlemekteyiz. Bu durum sadece dünyanın farklı yerlerinde çatışmaların olması, dünyanın giderek güvenlik eksenli bir politika ile sarmalanması üzerinden değil yüzyılı önümüze bir ümit olarak açabilecek düşünsel paradigmanın belirginleşmemesi ba

Filistin'in "Düşünsel" Göstergeleri

Toplumlar elbette ihtiyaçları doğrultusunda hareket ederler ve esasen toplumda pragmatik davranış biçimleri daha yoğun olarak gerçekleşmektedir. Bu durumun belli bir boyuta kadar anlaşılır bir tarafı vardır. Fakat pragmatizm "gündelik" olanı kurtarmaya yararken, uzun vadede problem halletme bakımından zaafiyetler üretmektedir. Batılı toplumlar için

Modern Teritori de Kalmadı

İçinde yaşadığımız post/modern çağ sabitelerin artık devre dışı bırakıldığı; görelilik, istikrarsızlık, belirsizliğin egemen olduğu bir zaman dilimidir. Bu durum en temelde "hakikat" kavramı üzerinden paradigmal düzeyden sosyal, politik ve kültürel düzeye kadar etkilerini belirgin şekilde tebarüz ettirmiştir. Dünya ve insanlık modernliğe doğru geçe