Aynı ikaz

6 Şubat 2023 Pazartesi günü saat 05.00'te, oruç tutmak için sahura kalkmıştım. Sofrayı hazırlarken, telefonumu açıp, Mısırlı hafızlardan, Kur'an dinlemeye de niyetlendim.Telefonu açınca, meteorolojiden gelen bir hatırlatma gördüm. "Deprem bölgesinde hava" diyordu. Şaşırmıştım, "Allah Allah! Ne olmuş acaba" deyip, internete bir girdim ki, aman Allah'ım! O ne felâket öyle Maraş yıkılmış. Saat 04.17'de deprem olmuş. Hemen, eşe-dosta, gruplara haber verdim ve düşünmeye başladım: "Biz ne yaptık, nerede hata yaptık ki bu musibet başımıza geldi" Biz bunlara, kendi fiilimizle sebep oluyoruz, musibetler başımıza; zulümler ve haksızlıklar yüzünden geliyor. Hz. Ömer'in (ra) halifeliği döneminde bir deprem olur. İnsanlar, bundan çok korkarlar. Depremden sonra Hz. Ömer (ra) bir hutbe okur. Hutbede: "Ey Müslümanlar! Peygamber'den (asm), şu hadis-i şerifi işitmiştim: 'Yerin zelzelesi iki şeyden meydana gelir: 1) Zinanın çoğalmasından. 2) Zulmün artmasından.'..." 1999 depremini, tam merkezinde olmasa da, bizzat yaşayanlardanız. Ve onu, birkaç makalede anlattık. (Yeni Asya, 17 Ağustos 2008, Pazar) O deprem ile bunun ortak cihetleri vardı. Gecenin karanlığında, insanlar uykuda iken olmuştu. Rahmetli Kutlular Ağabey, Kur'an'a istinad ederek, depremin "ilâhî ikaz" olduğunu söylemişti ve o yüzden de haksız yere onu hapse sokmuşlardı. Aynen o 99 depremi gibi, bu da ilâhî îkazdır! Evet depremler ve diğer âfât ve felâketler boşuna olmaz! Hz. Ömer'in, Peygamberimiz'den