Galatasaray'ın tarihine geçmiş birçok futbolcu var. Metin Oktay hiçbir zaman unutulmaz. Hatta derler ki Metin Oktay ile beraber taraftar sayısı yüzde yüz arttı. Daha sonra Hagi fırtınası oldu. Rumen futbolcu da unutulmazlar arasına girdi. Şimdi de Icardi fırtınası esiyor. Ben hayatımda bu kadar pozitif bir futbolcu görmedim. Bugün kulüp 50 bin bile
Galatasaray taraftarı, futbolcusu, camiası şampiyonluk havasına girmiş. Statta bütün koltuklar dolu. Mucize adam Mauro Icardi'nin golleriyle hem takım galip geliyor hem de 45 bin kişinin havası değişiyor, müthiş bir atmosfer oluşuyor. Artık bütün futbolcuların özgüvenleri tavan yapmış. Takım olarak top rakipteyken, müthiş bir baskı yapıyorlar. Koca
İnanın Türk futbolu için çok üzülüyorum. TFF, kulüplere soruyor 'yabancı sayısı kaç olsun' diyor. 12 kulüp 'sınırsız' olmasını istiyor. Fenerbahçe başta olmak üzere diğer kulüpler 'Ne karar alırsanız saygılıyız' diyorlar. Bir gün sonra TFF Başkanı, 'Önümüzdeki sezon da kural 83 olarak devam edecek' açıklamasını yapıyor... Benim burada anlamadığım T
Liderlik kolay bir iş değil. Futbolcular büyük baskı altında oluyor. Bunun için de sahada istediklerini yapamıyorlar. Dün gece de İstanbulspor'un Galatasaray kalesinde gol tehlikesi yarattığı bir pozisyon hiç yok. Bunun için de sarı-kırmızılılar sezonun en çok hücum organizasyonu yaptığı maçını oynadılar. Neredeyse karşılaşmanın tamamında top rakip
Galatasaray kadro olarak gerçekten çok iyi bir takım. Bu takıma iyi futbol oynatmak, 90 dakika mücadele ettirmek, bütün futbolcuları tek vücut yapıp Galatasaray ruhunu aşılamak, her şeyden önemlisi taraftarla bütünleştirmek kolay iş değil. Yıldız futbolcu kaprislidir. Bugün Okan Buruk'un yerinde Guardiola, Ancelotti, Klopp da olsa bu kadar başarılı
Galatasaray şampiyon olmak istiyorsa her maçını kazanmak mecburiyetinde ve her maçı da derbilerin zorluk derecesinde olacak. Dün gece 47 bin taraftar takımlarına müthiş destek verdiler. Evet, bu destekle Galatasaray takımında koşmayan, mücadele etmeyen futbolcu yoktu. Rashica, Mertens, Oliveira ve Kerem iyi mücadele etmelerine rağmen kalitelerini s
Zirve yarışı kıran kırana devam ediyor. Bu yarışta inişlerin, çıkışların olmaması mümkün değil. Galatasaray son iki haftada Karagümrük ve Beşiktaş maçlarında beş puan kaybetti. İster istemez bundan etkilenmeyecek futbolcu yoktur. Bunun bilincinde olan taraftar önceki gün Florya'da antrenmanda futbolcularla, hocayla, yöneticilerle bütünleşerek hem m
Final haftaları yaklaştıkça Galatasaray'da sebebini bilemedeğimiz bir dağınıklık ve hatalar görünüyor. Deplasmanda oynuyorsun, rakip Beşiktaş... Süper Lig'in üçüncü büyüğü... Çok da iyi bir takım olmuşlar. Golü de buluyorsun ama orta sahada maalesef topu tutamayınca, siyah-beyazlıların sağdan soldan gelen bütün atakları Cim-Bom'un kalesinde gol teh
Nefesler tutuldu. Herkes pazar günü oynanacak Beşiktaş-Galatasaray derbisinin hangi skorla biteceğini merak ediyor. Galatasaray şampiyonluğunu mu ilan edecek, yoksa bu heyecan devam mı edecek Bunu kim belirleyecek İki takımda da oynayan yıldızlar belirleyecek. Beşiktaş kendi sahasında oynuyor, 40 bin taraftarın desteği yanında. Aboubakar, Cenk Tosu
Galatasaray'ın her maçı final niteliğinde... Hele karşılaşmalarda bir hata yaparsa artık bunun dönüşü de yok. Dün gece Karagümrük karşısında en büyük hatayı Muslera yaptı. Belki de hayatında ilk defa böyle üst üste hatalar yaptı. Yediği gollere bakın. Evet Muslera'nın kredisi var ama şampiyonluğa oynayan bir takımın böyle hata yapma lüksü yok. Hadi
© 2016