Dilenciler neden aynı ses tonuyla konuşur

'Dilenci' sözü çok incitici bir sözcük. Bir insanın 'dilenen' olması, insanlık onuruna yakışmıyor. Oysa 'dilenen' kişi sayısı her geçen gün artıyor. Üstelik bütün dilenciler hep aynı ses tonuyla konuşuyor. Acımtırak, ağdalı ve yalvaran bir ses tonuylaGeçtiğimiz günlerde Marmaray'a bindim. Vagonlar arasında yürüyen oldukça genç bir hanım, elinde bir kâğıtla "Allah rızası için" diye konuşmaya başladı. Ağlamaklı bir ses tonuyla dileniyor, yalvarıyor, ilgi göstermeyen olunca birden kendine gelip hızlı adımlarla başka bir vagona geçip yavaşlıyor, sendeleyerek yürümeye başlıyor ve aynı sözleri orada da tekrarlıyordu. Böylesine hızlı değişen bir 'duygu görüntüsü' bana 'tiyatro yapıyor' izlenimi verdi. Bir süre takip ettim onu "Allah rızası için yardım edin, bir oğlum var, hasta, onun için yardım topluyorum" diyordu. Ses tonu tıpkı diğer dilencilerinki gibiydi ve sanki ona ait değildi. Yalnızca ağlamaklı bir yalvarma ikliminde bocalıyordu.Birkaç durak geçti, bu kez iki çocuk bindi trene. Biri plastik bir melodika çalıyordu. Öteki çocuk ise elini uzatmış para istiyordu. Hiç ses etmeden insanlara el uzatarak kişileri değiştiriyordu. Kimi para verdi, kimi vermedi. Ben ALO 183 sosyal destek hattını arayıp, trendeki çocuk ihmalini bildirdim. Çünkü hiçbir çocuk dilendirilemez. Çocukluğunda dilendirilen çocukların geleceği karanlıktır. İşte bu sebeple körpecik yaşta sokağa atılan, örselenen ve hırpalanan çocukları 'önemsemek' yurttaşlık görevidir.Haberin DevamıTrenden indim, birkaç adım attım ki, aynı ses tonuyla dilenen birine daha rastladım. İçten bakmayan gözleri ve ezberlenmiş sözleriyle "Allah rızası için" diyordu. Tüm dilenciler, para için Allah'ın adını anıyordu. "Paraya gerçekten ihtiyacı olanlar, acı içinde kıvransa da ses edemiyor, utanç duyuyor, kimseden bir kuruş bile isteyemiyorlar! Oysa dilenenler, insanların gözlerinin içine çok rahat bakıyorlar" diye geçirdim içimden.Öyle insanlar var ki oysa Kışın damı damlar; yakacak, yiyecek bulamaz ama dilenmek şöyle dursun, onurlu başını asla yere eğmez! Ya patik örüp satar ya turşu kurup. Çalışır, direnir. Zaten 'onurlu insan'