Darbe (ihtilal); silahlı gücü elinde bulunduran, emir komuta zinciriyle karşı gelinmeyecek bir disiplin içerisinde, memleketin her yerine hâkim olan inzibatla yapılır.Darbeleri yapan ve yaptıranların gayesi; demokrasiyi rafa kaldırmak, idareye el koyup milletin taleplerinin aksine kendi nevzuhur fikirlerini hayata geçirmek, süngüyle toplumu hizaya getirmektir. Başarısız darbe hemen hemen yok gibidir. Ordu içinde bir iki karşı darbe teşebbüsü olmuşsa da geri püskürtülmüştür. 22 Şubat 1962'de, Kara Harp Okulu Komutanı Kurmay Albay Talat Aydemir ve arkadaşlarının, ordu içindeki 27 Mayısçıların tasfiyesi direnişinde olduğu gibi... Bunun dışında bütün darbeler hedefleri doğrultusunda başarılı olmuşlardır. Darbeler sonunda; tutuklamalar, hapisler ve idamlarla kitleler hizaya getirilir. Ve korku imparatorluğu kurulmuş olur. Bir jandarma bir köyü boşaltır, çırılçıplak soyarak köy meydanına toplayabilir. Devlet ise; komutanlar (Konsey) tarafından sıkıyönetim ve KHK'larla yönetilir. Konsey komutanı da cumhurbaşkanı olur. Tabiî, ordunun aslî vazifeleri sebebiyle uzun müddet iş başında kalamaz. Dünya'ya karşı "Bakın biz demokrasiyi getiriyoruz" denilerek milletin önüne sandık getirilir ve vesayet partileri iş başına geçer. Yeni seçilen hükûmet konseyin talepleri doğrultusunda epey bir müddet icraat yapar, tâ ki demokratlar iş başına gelene kadar... 27 Mayıs, 12 Eylül ihtilâlleri, 12 Mart muhtırası, (28 Şubat) vb hep bu minvaldedir ve tesirleri seneler sürmüştür 15 Temmuz ise; hiçbir darbeye benzemediği gibi, sebep sonuç ilişkilerinde çok muammalar var. Kimin yaptığı, kimlerle yaptığı, ne için yaptığı, gayesi neydi, hangi amaca hizmet edecekti, ortada bir sürü istihbarat zaafı keşmekeşliğinde çelişkiler yumağı duruyor. Epey zaman da çözülemeyecek gibi... Zira kimsenin sahiplenmediği ve neticelenmediği böyle bir süreç görülmedi. Ancak muvaffak olunmasa da neticeleri itibariyle istenen gerçeklenmiş, 12 Eylül v.b. darbeler gibi 15 Temmuz'da da OHAL, KHK, tutuklamalar, nezarethaneler, tabutla tahliyeler hâlâ devam ediyor. Başarılı darbelerde olduğu gibi, 15 Temmuz başarısız denilse de cemaatler mercek altına alınıp, korku dağa taşa sinmiş; dershaneler boşalmış, talebe hizmetleri aksamış, yardım ve sadakalar eksilmiştir.