Kur'an ayı Ramazan düşünceleri - 2

Ramazan-ı Şerif, Rabbini tanımak istemeyen; firavunâne rububiyet tavrı takınan nefsin açlıkla o damarının kırıldığı andır.Ramazan-ı Şerif, "Aranızda Muhammed kim" denilecek kadar sade yaşamış bir Nebi'nin (asm) "Aişe etleri dağıttın mı" diye sormadan sofraya oturmadığı aydır. Ramazan-ı Şerif, Sabır ve tahammül için, tıbbî noktada idman veren açlık perhizi doktorudur. Ramazan-ı Şerif, sadakadır, zekattır, Kur'an'dır, namazdır. Ramazan-ı Şerif, Sultan-ı Ezelînin ziyafetine davet edilen oruçluların akşama yakın "Buyurunuz" emrini bekleyen o tatlı ve huzurlu andır. Ramazan-ı Şerif, şeytanların bağlanıp, kelepçelendiği zincirli adaletin adıdır. Ramazan-ı Şerif, Üveys-i Karânî'nin meşhur münâcâtı gibi bütün canlı mevcudatın Cenâb-ı Hakka aynı münâcâtı edenlerin şahididir. Ramazan-ı Şerif, zenginin de, fakirin de nefislerine sahip olmadıklarını anladığı zamandır. Ramazan-ı Şerif, Manevi atmosferde okunan Kur'anlarla kalplerin huşusunun yankısıdır. Ramazan-ı Şerifteki oruç, nefsin rububiyetini kıran bir iradedir. Ramazan-ı Şerifin orucu, nefsin ahlâkî temizliğini yapan, başıboşluğa set çeken zabıtadır. Ramazan-ı Şerifteki oruç, hakikî ve hâlis, azametli ve umumî bir şükrün anahtarıdır. Ramazan-ı Şerif, bir köyü doyuracak kadar yemek yedikten sonra namazda zorlanmamak için içilen maden suyu da değildir. Ramazan-ı Şerif, birçok bid'aya taraftar olup veya işleyip, sonra da Ehl-i Sünnet ve Cemaat için bir ferec ve fütuhat beklemek değildir. Ramazan-ı Şerif, çevrede bir ay boyunca oruç tutmayanları değil oniki ay boyunca aç kalanları araştırıp bulmayı öğreten bir aydır. Ramazan-ı Şerif, evde yirmi tabaktan oluşan iftar yemeğine "Peygamberimizin sünneti" diye hurmayla başlamak değildir. Ramazan-ı Şerif, gündüz aç kalmanın akşam intikamını almak değildir. Ramazan-ı Şerif, medyada iftar hikâyeleriyle değil; fakir fukara ile ekmeğini paylaşma, ihtiyaçlarını alamadığı çocuğunun gözüne bakan gariban