Bir iman ekolü olarak "Nur Hareketi"

"İMAN HAREKETİ" ilk insan ve ilk peygamber Adem (AS) ile başlayan ve kıyamete kadar sürecek bir davadır. El an da ahir zaman Peygamber'inin (ASM) evladı resulleriyle devam ediyor, edecek!

Osmanlı Devleti'nden sonra Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesi ve süreci şartlarının sırlı ve derin tarihinin çok iyi bilinmesi lâzımdır ki: "NUR HAREKETİNİN" önemi, değeri, müspet katkıları tam anlaşılabilsin.

Dünya gündemine de giren "NUR HAREKETİNİN" kaynağı Kur'an-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyyedir. Dünyevî, uhrevi, maddî, manevî, şahsî, siyasî hiçbir amacı olmayan bir davadır!

Özü iman olan "NUR HAREKETİNİN" insanlığa getirdiği temel esaslar, sadece bu ülke ve insanlara değil, tüm ümmete ve insanlığa rehber ve çözümdür. Çünkü, insanlığın her alanda ihtiyacı olan, adalet, hürriyet, kardeşlik, medeniyet, ilim, irfan, ahlak ve her türlü probleme çözüm bulan ana prensipler sunmaktadır. Toplumda bilinen adıyla "Nurculuk" davasının bu noktaya gelmesi kolay olmadı.

Köprülerin altından çok sular aktı. Hem ülke hem de dünya ilim sahasında lâyık olduğu yeri alan ve gündemde olan bu "HAKİKAT MESLEĞİNİN" önü açık! Doğrudan doğruya Allah rızasını ön plana çıkaran, hiçbir menfaat hedefi olmayan bu büyük iman davası, "NUR HAREKETİNİN" temel esaslarının bazılarını nazara vermeye çalışalım.

"NUR HAREKETİ":

Siyaset ve dünya işleriyle ilişkisi olmayan sade ve dürüst bir ekolün adıdır.

Dünyevî değil, hasbi ve manevîdir.

Ümitsiz, olumsuz, karamsar değil, iyimser, müspet, olumlu düşünmektir.

Gruplaşma, ötekileştirme değil, kardeşlik, meşveret, kucaklaşmadır.

Tek adamlık, rey-i vahid değil; adalet, hürriyet, hukuk demokrasi ve insani değerlerin paylaşımıdır.

Düşünce hürriyeti, medeni cesaret, hakkı müdafaa, haksızlığa karşı dik durmadır.