Siyonist Yahudilerle ticareti boykot etmek dini bir vecibedir

Siyonist Yahudiler, Allah'la, Peygamber'le ve Müslümanlarla savaşan harbi kimselerdir. Rabbimiz buyuruyor: "Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah'ın ve Rasûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din İslâm'ı din edinmeyen kimselerle, küçülerek (boyun eğerek) kendi elleriyle cizyeyi verinceye kadar savaşın." (Tevbe Sûresi 29)

Harbî; kelime anlamı itibarıyla harbe mensub savaşa ait manasına gelse de kastedilenAllah'a, Peygambere ve Müslümanlara açık ve aleni olarak fiilen savaş açan kimse demektir. Gerek Amerika ve gerekse Amerika'nın terör üssü İsrail harbidirler. İslâm dininde harbileri güçlendirmek, kuvvetlendirmek değil, güçsüz hale getirerek imha edip ortadan kaldırmak esastır. Bebekleri katleden Küresel Terör Devleti Amerika ve Terör Karakolu İsrail'in sponsorluğunu yapan firmaları boykot etmek, farz olan cihad cümlesindendir. Siyonist marka ve ürünler ile onların vahşetine açıkça destek açıklamasında bulunan bütün firmaların, şahıs ve kuruluşların boykot edilmesi; hakkın ve adaletin yanında, batılın ve zulmün karşısında olmanın zorunlu gereğidir. Haç-siyon barbarlığına doğrudan-dolaylı destek niteliği taşıyan her türlü tutum, beyan ve ilişki, dini açıdan büyük bir vebal-i azimdır.

Terzinin biri, âlime:"Ben zalimlerin elbisesini dikiyorum. Acaba ben Kasas Suresi'nin 17. ayeti gereği zalimlere yardım edenlerden olur muyum" diye sorar.

Âlim şöyle cevab verir: "Hayır sen zalimlere yardım eden değilsin. Bilakis sana iğne satanlar zalimlere yardım edenlerdir. Sen ise bizzat zalim olmuşsun" diye cevab verir. (Alusi, Ruhul Meanî (2049)

Zalimlere elbise dikme ile zalimlerin ekonomisini ayakta tutma arasında fark mı vardır

Bahsi geçen ayetin evveliyle birlikte inceleyelim;

"Şehre, ahalisinin haberi olmadığı bir vakitte, girdi. Orada birbiri ile döğüşen iki adam buldu. Şu kendi taraftarlarından, öbürü düşmanından. Taraftarlarından olan düşmanından olana karşı kendisinden yardım istedi. Musa ona bir yumruk vurmakla ölümüne sebeb olunca: 'Bu, şeytanın içindendir. Şüphesiz ki o, apaçık saptırıcı bir düşmandır' dedi."

"Rabbim, gerçekten ben nefsime zulmettim. Onun için bana mağfiret eyle" dedi. O da ona mağfiret etti. Çünkü O, Gafurdur, Rahimdir."

"Dedi ki: "Rabbim bana verdiğin nimet hakkı için artık günahkârlara arka çıkmam."

"Nihayet şehirde korku ile gözetleyerek sabahı etti. Baktı ki dün kendisinden yardım isteyen yine ona feryad ediyordu. Musa ona: 'Gerçekten sen apaçık azgın bir kimsesin' dedi." (Kasas Sûresi 15 - 18)

Âyette Musa (a.s.), "suçlulara arka çıkmayacağını" söylüyor. Suçluya arka çıkmak, onun elbisesini dikmek değil, işlediği suçla ilgili olarak onun yanında yer almak, ona yardımcı olmaktır. Yine şu farklı ayeti görecek olursak:

"....İyilik ve takvâ hususunda yardımlaşın, günah ve haksızlık yolunda yardımlaşmayın. Allah'tan korkun, çünkü Allah'ın cezası çetindir." (Mâide Sûresi 3)

Kasas'taki âyette Musa (a.s.), "suçlulara arka çıkmayacağını" söylüyor. Suçluya arka çıkmak, onun elbisesini dikmek değil, işlediği suçla ilgili olarak onun yanında yer almak, ona yardımcı olmaktır.