Mehmet Çetin

Yeni Asya

Çok isterdim ki

Yaşadığım ânı, yukarılardan seyretme imkânım olsaydı; hâlden hâle çevrilirken, doğrudan ya da dolaylı muhatap olarak Allah'ın isim ve sıfatlarının tecellisini hayret, ibret ve takdirle izlemek, manadan manaya dalarak tefekkür etmek isterdim, şöyle ki:Bahçedeyim, bibere, patlıcana ve domatese su veriyorum. Dalın ucundaki tomurcuğun açılıp emsali diğ

Makam meselesi - 13

İZİN VE RIZA MAKAMIBazı hâller var ki verilen ruhsat alanına aittir, o çerçevede değerlendirmek icap eder. Kimisi de var ki izin ve ruhsatın ötesinde rıza manasına ulaşmış, naz makamındadır. Oranın ölçüleri diğerlerine benzemediği gibi o ölçülerle değerlendirmek de hata olur. Hz. Musa (as) ile Hz. Hızır'ın yolculuğunda, Hızır'ın yaptığı hâller izin

Makam meselesi - 12

ZAT VE SIFAT MAKAMI. Lem'a' nın 7. Nüktesi1 makam meselesine bir projektör olacak potansiyele sahiptir. O nüktede, Sâni-i Zülcelâl olan Allah'ın çok isimlerinin olduğu ve her bir ismin ayrı ve farklı cilvesinin varlığından bahsedilir. Allah'ın cemalî ve kemalî isimleri; melâike, ruhaniyat, cin ve insanların nazarında güzelliklerini, mevcudatın güze

Makam meselesi - 11

Köprü MakamıBu makama Kab-ı Kavseyn makamı demek gerekir. Kab-ı Kavseyn makamı anlaşılırsa pek çok sırlar inkişaf eder. Sözler'de geçen "imkân ve vücub ortasında Kab-ı Kavseyn ile işaret olunan makama"1, ifadesinden anlaşıldığına göre Kab-ı Kavseyn; imkân ve vücub ortasında köprü bir makam. İmkân âleminde mekân, vücub âleminde makam ifadelerini ku

Makam meselesi - 10

DERS MAKAMIKur'ân'ın hakikatlerini, asrın vazifelisinden dinleme makamıdır. Her talebe, hocasını dinler ve dinlemelidir. Hoca; vermek, nakletmek, tebliğ ve irşad makamında vazifesini yaparken, talebe de dinleme, anlama ve vazife alma makam ve vaziyetindedir. İmam-cemaat; şeyh-mürid; öğretmen-öğrenci; âmir-memur; patron-işçi, bu makamların farklı şu

Makam meselesi - 9

MANASINI AŞAN MAKAMÖylesine hâller olur ki nakli manasını aşar. Taşınmasına tahammül edilemeyen sırrın ifşası ile setler patlar ve "Enel-Hak" zahir olur. Parça, bütüne ait ve bütünden alâmet vardır. İnsan, kâinatın içinde olurken, kâinat da insanın içinde temsil edilir. Elini ateşe sokan yandım, ateş oldum, der ama o ateş değildir. Mevlâna Celale

Makam meselesi - 8

MAKAMIN AZAMETİKimi zaman makamın azameti, kulun istiabını aşar. Heybet ve azamet, celâl sıfatının mülk ve melekût âlemindeki tecellisi makamında kul, dehşete düşer. Kâinat, bütün erkân, tabakat, enva, efrad ve müştemilatıyla vücudu vacip olan Allah'ın, mevcudiyet ve birliğine şehadet ederken bazı tecelliler, kulun duyu organları ile hissettikleri

Makam meselesi -7

MAKAM KALDIRMIYOR!"Kalp istiyor ki şu definelerde gizli olan elmasları göstereyim. Fakat ne yapayım makam kaldırmıyor. Başka vakte ta'lik edip o kapıyı şimdi açmıyorum."1 Bir sözü, onun, öncesi ve sonrasıyla ele almak, onu asıl bağlamıyla değerlendirmek o sözün makamının hakkıdır. Dolayısıyla yukarıya aldığımız metnin, işlendiği yerdeki konularl

Makam meselesi - 6

MAKAMDA FERDİYETMakam, ferde sabit olmadığı gibi, ferd de makama sabit değil, o makam ferdiyetin şahs-ı manevisine aittir. Mühim bir makama bugün filan şahıs münasip iken yarın bir başkasına nasib olur. Baki hakikatler fani şahıslara bina edilmez ve edilmemelidir. Şahıs, makamda çekirdek olup çürümeli, mana filizlerine vesile olmalı. Lezzetli üzüm

Makam meselesi -5

Makama tahammülMana yükseldikçe makam yükselir. Yükselen makamın hâllerine tahammül gerekir. Tahammül edemeyen ruh, "Enelhak" diye feveran eder, hâlini haykırır. Allah, mutlak güzeldir. Allah'ın perde arkasında olması, tecellisine hiçbir canlının tahammül edememesinden kaynaklanmaktadır. Barla Lâhikası'nda 124. sıradaki mektupta Asım Bey (rh), ney