M. Said Arvas

Türkiye

Dünya bir imtihan salonudur...

Hepimiz imtihandayız, imtihan sona erince salon terk edilir. Bizim de imtihanımız biter bitmez buradan ayrılacağız...Rabbimiz bizi zayıf ve aciz yaratmıştır. İnsanlar her halükârda bir yerlerden medet umarlar. Karşılaştıkları ve karşılaşacakları sıkıntılardan onları kurtaracak bir "el" ararlar...Aradıkları bu "el" gerçekten onları kurtaracak ve saâ

Her şey insan için yaratıldı...

Huzur içinde yaşayabilmemiz için yerde ve gökte bulunan bütün varlıklar bize hizmet ediyor, ücret de talep etmiyorlar!..Yüce Rabbimiz bizi ve diğer bütün canlıları yaşatmayı dilediği için bu dünyayıyaşanabilir bir hâlde yarattı...Annemizin rahminde, bize el, ayak takıldı. Ceninin aklı olsaydı bunları istemeyecekti, çünkü orada bunlar hiçbir işe yar

Dil, cennete de götürür cehenneme de!..

Eğer bir söz kendimize veya birilerine faydalıolacaksa söylenmeli, yok faydasız ise konuşmaktan sakınmalı...Dil; küçücük bir organdır fakat ibadeti de, isyanı da büyüktür. Küfür ve iman ancak dilin şehâdetiyle açığa çıkar.Sahasının ne sonu vardır, ne de sınırı. Hayır da dilin alanına girer, şer de…Dilini dizginleyemeyenleri şeytan sürükler, uçurum

İnsanlarıfelaketesürükleyen şeyler!

İslâm dini insanların dünyada da, ahirette de huzur içinde yaşamasını istiyor. Akıl olmasaydı, insan hep nefsine uyar, felaketleresürüklenirdi.Nefis Allahü teâlânın düşmanıdır. Nefsin arzularının, insanı Allah yolundan saptırıcı oldukları, Kur'ân-ı kerimde haber verilmiştir. Çünkü nefis, daimâ Rabbimizi inkâr ve ona isyan etmek ister. Bunun için he

"Ey günahı çok olan kullarım!.."

Allahın rahmetinin, affının bol olduğunu bilmelidir. Günahlarımız çok olsa da Allahü teâlânın affedebileceğini düşünmek hüsn-i zan olur.Mümin kardeşinin kusurlarını araştırmak; kendi ayıplarını görmeyip onun günah işlediğini zannetmek suizandır.Zan etmek, yani kalbin o tarafa kayması suizan olur. Fasığa suizan câiz olmadığı gibi, salih kimseye suiz

Herkes Rabbini sevdiğiniiddia eder; ancak!..

Sevgi tanımakla olur. Tanımak ne kadar çok ise, sevgi de o kadar çok olur. Rabbini bilen elbette onu sever. Kendini seven O'nu yaratanı sevmemesi düşünülemez...Ahirette en çok mesutolanlar, Allahü teâlâyı en çok sevenlerdir. Ahiret demek, Allahü teâlâya kavuşmak saadetine ermek demektir. Uzunca bir hasretten sonra ebediyyen sevgilisine kavuşmaktan

Niyetin dinimizdeki önemi...

Hadis-i kudside buyuruldu ki:"Allahü teâlâ sizin suretlerinize, mallarınıza bakmaz. Kalblerinize ve amellerinize bakar."Şunu hiçbir zaman unutmayalım ki, Allahü teâlâ insanın elbisesine, giyimine, malına, rütbesine bakarak sevap vermez. Bunları ne düşünce ile ve ne niyetle yaptığına bakar.Hadis-i kudside;"Allahü teâlâ sizin suretlerinize, mallarını

Evlât, yayüz akı olur ya da yüz karası!..

Hayırlı evlât sahibi olabilmek için erkek, saliha bir hanımla evlenmeli, hanımlar da salih bir erkekle hayatını birleştirmelidir.Hayırlı evlât yetiştirmek insanın en büyük gayesi olmalıdır. Mukaddes değerlerimizin muhafazası onlarla mümkündür. Bizden sonra hayatımızı onlar devam ettireceklerdir. Bizim yerimize onlar geçecek. Ya bizim yüz akımız vey

İnsan, doğru yoluaklıylabulamaz!..

Allahü teala insanlara akıl verdi ancak aklımızın kâfi gelmediğini bildiği için, bize acıyarak Peygamberler gönderdi. Kitaplar indirdi. En doğru olanını öğretti...Rabbimiz, bizlere doğru yolu bulabilmemiz için akıl nimetini vermiştir. Akıl olmazsa iyi ile kötüyü birbirinden ayıramazdık.Fakat aklımız, iki cihan saadetini bize kazandırmaya yetmez.Akl

"Mal sahibi, mülk sahibi!.."

Hazreti Yunus ne güzel söylemiş:​ "Mal sahibi, mülk sahibi, / Hani bunun ilk sahibi / Mal da yalan, mülk de yalan, / Var biraz da sen oyalan..."İş, eş ve benzer sebeplerle memleketinden uzakta yaşayan milyonlarca insan vardır. Vatan hasreti hiçbir şeye benzemez. Tatmayan anlayamaz, anlayan anlatamaz.Doğduğu yerde ölenlerin sayısının giderek azaldığ