Hem Yezidlere, hem Firavunlara karşı

Her zamanın kendine göre bir şer ve tahrip faaliyeti var; buna mukabil olarak bir de hayır, hizmet, tamir ve cihat metodu var.Yerine ve zamanına göre yapılacak mücadele metodu bilinirse, çekilecek olan zahmet ve meşakkat dahi saadete inkılâp eder. Aynen, Saadet Asrında olduğu gibi... Asr-ı Saadetin ilk devresinin âhirinde, Hz. Ali ile evlâtları olan Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in zamanlarında, çok sarsıntılı hadiseler cereyan etti ve son derece elem verici cinayetler vuku buldu. Gelişmelere kader ve hikmet cihetiyle bakıldığında, yaşanan bütün hadiselerden müsbet manada dersler çıkarmak mümkün. Aksi takdirde, iç karartıcı tekrarlardan öteye gidilmez olur. Nitekim, bazı farklı telâkki sahipleri, asırlardır aynı karamsarlık içinde yaşananları yâd edip duruyor. Biraz sonra aynı konuya tekrar döneriz. Eski zamanlarda, mücadele metodu az-çok belliydi. Zira, ehl-i imanın karşısında ya Firavun gibi bir münkir zalim vardı, ya da İslâm adına istibdat uygulayan Yezid gibi zalimler olurdu. İki farklı zalime birden pek rastlanılmazdı. Bu zamanda ise, hem münkirlerin, hem zalinlerin hemen her türüne rastlamak mümkün. Firavun ve Yezid'in de ötesinde, hemen her tarafta Nemrutçuklara, Haccaclara, gaddar Moğol reislerine (Cengiz-Hülâgü) ve sair ceberrutlarla karşı karşıya gelebiliyorsunuz. Bunların kimi fikir ve neşriyat sahasında, kimi ilaç ve gıda sahasında, kimi medya ve sair iletişim kanallarında vak kuvvetiyle hükmetmeye çalışıyor. Bütün bu zulüm, ahlaksızlık ve münkerat ordularına karşı koyabilmek, elbette kolay değil. Ama, yine de pes etmeden cihad-ı manevi ile hizmete devam etmeli. Bu cifte girizgâhtan sonra, şimdi dördüncü halife Hz. Ali ve evlatlarının zamanında gelişmelere şöyle bir nazar gezdirelim ve günümüz hadiselerine karşı olup bitenlerden ders çıkarmaya çalışalım. Şam merkezli Emevi Devletinin (Ümeyye rejiminin) kurucusu olan Hz. Muaviye, hem Hz. Ali (kv), hem de ondan sonraki halife Hz. Hasan ile mücadele etti. Başkent Kufe merkezli İslâm devletinin başında bulunan 4. Halife Hz. Ali, diğer bazı muarızları gibi ırkçı Emevilere de mücadele edip galebe çaldı. Hz. Ali'nin vefatından (661) sonra, Kufe halkı oğlu Hz. Hasan'a biat ile onu 5. Halife ilân etti. Hz. Muaviye ise buna itiraz ile karşı çıktı. Yaşanan keskin ihtilâf sebebiyle, iki tarafın kuvvetleri karşı karşıya geldi. (Unutmayalım, Yezid bin Muaviye burada da evlâd-ı Resûlü öldürmeye hazırdır; tıpkı, bilahare kardeşi Hz. Hüseyin'i öldürttüğü gibi.) Yekûnu 100 bini bulan iki İslâm ordusu birbirini kırıp mahvetmeye hazırlanmış iken, Hz. Hasan, Ceddinin (asm) tavsiyesine