En kanlı mıntıka: Gelibolu

GÜNÜN TARİHİ 30 Nisan 1915

Geçtiğimiz Şubat ayı sonlarında Çanakkale'ye gittik. Boğazın her iki yakasındaki tarihî mekânları ziyaret ettik. Rehber arkadaşlar eşliğindeki ziyaretimiz yaklaşık üç gün sürdü. Tabiî, ziyaret mahallerinin tamamını yine de bitiremedik.

Esasen, Çanakkale Boğazının her iki yakası da buram buram tarih kokuyor. Buranın, bir devrin battığı yer, yeni bir devrin doğduğu yer olması hasebiyle, günlerce gezip brifingler alınsa, yine de bitecek gibi değil. Devamı, bir dahaki ziyarete inşallah.

O işi profesyonellik derecesinde bilen rehber arkadaşlarımızın da sıklıkla ifade ettiği gibi, Çanakkale Boğazı ve boğazın iki yakasındaki topraklar, dünya ve insanlık tarihinin muhmetelen en kanlı mıntıkasıdır. Bilhassa "küçücük bir kara" parçası olan Gelibolu Yarımadası, bu noktada tam kanaat hasıl ediyor ki, başka buradaki kadar insan kanının akıtıldığı başka bir yer gösterilemiyor.

Karşılıklı olarak dökülen kanların (ölü-yaralı) yekûnu yüz binleri bulan rakamlarla ifade ediliyor. Genelkurmay kayıtlarındaki rakamlara göre, sadece Osmanlı tarafının şehit sayısı 87 bin, yaralı sayısı 165 bin olup yekûnu 250 bini geçiyor. İngilizlerin başını çektiği birleşik kuvvetlerde ise, ölü ve yaralı rakamı 140 binin üzerinde görünüyor.

Demek ki, 400 binden fazla insanın kanı küçücük bir karaya dökülmüş. Karanın küçüklüğü, dökülen kanların büyüklüğü, buranın en kanlı topraklar olduğu hususunu bir yönüyle tescil etmiş oluyor.

Günün tarihi açısından baktığımızda şunu görüyoruz: Çanakkale'de ikinci safha olan kara savaşları Nisan ayının (1915) sonlarında başladı. İşgal kuvvetlerinin 25 Nisan günü Anzak Koyunda yapmış olduğu çıkarma harekâtının ardından, 30 Nisan'da itibaren kanlı çatışma genişledi ve nihayet bütün Gelibolu'ya yayılmış oldu.

18 Mart'ta Çanakkale Boğazı'nı geçemeyeceğini anlayan İngiltere ve onun müttefik kuvvetleri, asıl hedefleri olan İstanbul üzerindeki emellerinden yine de vazgeçmediler. Donanmalarını Ege Denizi açıklarına çekip bir müddek beklediler. Ardından, şanslarını bu kez karada denemeye giriştiler. Karaya (Anzak Koyu'na) yaklaşık 70 bin kişilik karma (İngiliz, Fransız, Avustralya, Zelanda...) bir askerî kuvvetu çıkarmayı başardılar.