Demokratlar, birleşin

Yıllardır tırmanarak gelen antidemokratik ve hukuk dışı uygulamaların tek adam rejimiyle "pik" yaptığı noktada ülkenin içine sürüklendiği sıkıntılı tablo, toplumu çok derin bir karamsarlık, ümitsizlik, bezginlik ve yılgınlık halet-i ruhiyesine sokmuş durumda.

Ancak bu psikolojiye kesinlikle teslim olmamak, tam tersine zorlukların daha da kuvvetlendirdiği bir kararlılıkla mücadeleyi sürdürmek lâzım. Bunun için özellikle kanaat önderlerine çok iş düşüyor.

Bu noktada son derece büyük önem taşıyan hususlardan biri, adalet, hukuk, hürriyet ve demokrasi gibi temel değerler ekseninde kuvvetli bir ittifak ve dayanışmanın oluşturulması.

Çünkü karşı karşıya olunan dayatmacı yapı ve işleyişin, bireysel tavır alışlarla aşılması mümkün değil. Kesinlikle güçbirliğine ihtiyaç var.

Onun için, dünya görüşleri ve siyasî tercihleri farklı da olsa, adalet ve demokrasi ortak paydasında buluşabilecek kesimlerin bu birlikteliği artık daha fazla gecikmeden hayata geçirmeleri şart.

Böyle bir dayanışmanın siyasetteki ilk tezahürü 24 Haziran 2018 seçimleri öncesinde kurulan Millet İttifakıyla nisbeten ve bir ölçüde de olsa gerçekleşmiş, neticesi de olumlu olmuştu.

Bu sayede, o zamana kadar Meclisi kilitleyen 4'lü yapı kırılarak çeşitlilik kazanmış ve daha çok sesli bir siyasî tablo ortaya çıkmıştı. İktidar blokunun bütün engelleme çabalarına, karalamalarına, tehdit ve korkutmalarına rağmen.

Bu ittifakın 2019 yerel seçiminde de devam etmesi, kökü RP'ye dayanan iktidar partisine, çeyrek asır boyunca elinde tuttuğu Ankara ve İstanbul belediye başkanlıklarını kaybettirdi.