İsmail Kılıçarslan

Yeni Şafak

Toplumsal sözleşme değil, emanet akdi

Cumartesi sabahına, Ali Ekrem Çınar'ın mesajıyla başladım. "Utanmaktan utanmamak" yazımla ilgili olarak "biliyor musunuz, Faslı düşünce adamı Taha Abdurrahman, son üç kitabını haya ve utanma bahsi ile ilgili olarak kaleme aldı" diyerek, Abdurrahman'ın yakınlarda Türkçede de yayımlanacak "Haya Dini" adlı kitabının çevirisini paylaştı benimle. Bu üç

Utanmaktan utanmamak

Hüznü, melankoliyi, melali zaten kaptırmıştık modern psikolojiye. Bu duyguların tamamını "hastalıktır" diye tanımlayıp geçmişti. Şimdi sıra "utanma" duygumuza geldi anlaşılan. Türkiye'de bir-iki örneğini maalesef hatırlıyorum. Dünyada ise astronomik bir hızla artıyor. İnsanlar sokakta seks yapıyorlar ve bunu sosyal medyalarından yayınlıyorlar. Onla

Yanlarına kâr mı kalıyor

Derdimi yazının sonunda anlatacağım ama önce uzun bir girizgâh yapmam lazım. Türkiye'deki Arap düşmanlığının en belirgin nedeni, seküler ve oligarşik Kamalistlerin Batılı efendilerine "Biz de Araplardan nefret ediyoruz, bizi de aranıza alın, bizi de kulübünüze kabul edin" ezikliğidir. Hayranlık beslediği, "gelişmiş" bulduğu Batı'ya yaranmak için he

Uyanıklığa övgü

Uyanacağım uyanmasına. Fakat korkuyorum. Bir mağarada birlikte uyuduğum altı arkadaşım acıktıkları için beni şehre yiyecek almaya yollayabilirler. Bir fırıncı bulurum şehirde ve ekmek isterim ondan. O ekmekleri uzatır, bense parayı. Fırıncı, paramı alır, sahte olup olmadığına bakar ve üzerini uzatabilir bana. Biz o mağarada, öylesine, üzerimizde he

Bir uyarı, bir vefa: Ne olur yakmayın, ne olur

Tarım Konseyi İcra Kurulu'nun açıklamasından haberdar oldunuz mu bilmiyorum. Kurul, neredeyse canhıraş şekilde "Ne olur anız yakmayın" açıklaması yaptı ve öyle az buz değil, sonuna kadar haklılar.Diyarbakır ve Mardin'de 15 vatandaşımızın ölümüne, binlerce hayvanın ve binlerce dönüm toprağın yok olmasına neden olan yangın biliyorsunuz bir anız yakım

Sıra bizim evlerimize de gelecek

Türkiye'nin en iyi yetişmiş, işini en iyi yapan valilerinden biri olan Gökmen Çiçek, bir evin balkonuna çıkıp cayır cayır yanan mahalleye karşı "Ben öfkenizi iyi anlıyorum. Şu an gerçekten çok kızgın olduğunuzu ve bu olayın alçak bir olay olduğunu biliyorum. Ben size valiniz olarak söz veriyorum. Bir daha Danişmengazi Mahallesi'nde böyle bir alçakl

Başka bir şey

"Koş" diyorlar sana hep. Koşuyorsun sen de. Zarlarına cıva katılmış bu yarışın hileli olduğunu biliyorsun elbette. Doğmuş olmakla biliyorsun bunu. Senin için en iyi seçeneğin "koşmamak" olduğunu zaten çoktan fark etmişsin. Koşuyorsun yine de. Şöyle düşünüyorsun çünkü: "Koşmasam ne olacak ki Hem zaten tanıdığım herkes koşuyor. Hem zaten koşmazsam, h

Ne yapalım, bakalım mı öylece

Utku Çakırözer. CHP'nin Eskişehir Milletvekili imiş. İsmine yeni muttali oldum. Daha doğrusu, kurduğu bir cümle ilgimi çekti. Biyografisinden öğrendiğimiz kadarıyla Maryland Üniversitesi'nde dijital gazetecilik eğitimi almış, Los Angeles Times ve Washington Post gazetelerinde "mesleki deneyim" kazanmış. Çakırözer'in kurduğu cümle şu: "Amacınız asla

O çıkışı bulmak

Dünyadaki çevre duyarlılığı, atık yönetimi ve iklim krizi meselelerine bakışım oldukça nettir ve bu saatten sonra da değişeceğini pek zannetmiyorum. Küresel süper güçlerin hem dünyayı kirletirken hem de dünyadan (güya) o kirliliği temizlerken kâr etmesini sağlayan birer konsept benim nazarımda bu üçlü. Kapitalist çevre ve iklim endüstrisi, her zama

Tetikte

"Çok sevdiğim ama uzun süredir söylemediğim bir şarkının tüm sözlerini birden hatırlamışım da bağıra çağıra söylemişim gibi sevdim abi ben onu. Sonunda toprağını bulmuş solgun çiçeklerin birden şımarıverip çiçeklenmesi gibi sevdim. Ben onu abicim, çocukluğumda babamın verdiği işlemeli gümüş çakıyı öteberinin arasında birden bulmuşum gibi sevdim. Ço