Dünya aslında düz olabilir mi

Martin Mystere çizgi romanlarını okuyanlar bilir: Dünyadaki bütün bilimsel ve kültürel gelişmeleri kontrol etmeye ve gerekirse durdurmaya çalışan Kara Adamlar adlı çok eski ve güçlü bir teşkilat boy gösterir kahramanımızın maceralarında. Niçin böyle bir şey yapıyor ki bu tuhaf teşkilat diyecek olursanız, kontrol edilemeyen gelişmelerin -daha önce Atlantis ve Mu kıtalarında olduğu gibi- insanlığın sonunu getirebileceğini düşündükleri için!Ama niyetleri iyi gibi görünse de her türlü olumlu gelişmeye engel olmaya uğraşmaları ve bunun için cinayetler bile işlemeleri dolayısıyla çizgi romandaki "kötü adam"lardır bunlar.Çizgi roman dünyasında iyilerle kötülerin mücadelesi motifini yansıtma amaçlı bu türden hoş fantezilere karşılık, gerçek dünyada bazı insanların benimsediği fantastik fikirler problemli bir konu.Bugün milyonlarca insanın inandığı komplo teorilerine göre de birtakım küresel yapılar ve kuruluşlar -tıpkı Kara Adamlar teşkilatı gibi- çok önemli bazı gerçekleri insanlık aleminden gizlemek için çalışmaktalar. Mesela dünyanın düz olduğunu NASA gibi kuruluşlar ve dünya devletlerinin yöneticileri halktan saklıyorlarBenzer komplo teorilerinin çoğu gibi Amerika'daki aklı evvellerce ortaya atılmış olan bu uçuk kaçık fikre inanan kişiler okul yüzü görmemiş, kara cahil insanlar değil. Kovid aşısının üç kollu, iki başlı nesillerin üremesine yol açacağını, bu yolla her birimize çip takılacağını vs. düşünenler gibi.Gezegenimizin küre şeklinde olduğunu çok eski çağlardan beri biliyoruz. MÖ 6. yüzyılda Thales ve Pisagor gibi bazı filozoflar dünyanın güneşin etrafında döndüğünü ve yuvarlak olduğunu söylüyorlardı. Aristo da bu görüşü destekledi.Bilahare İslam dünyasındaki bilim adamları ve filozoflar da bu görüşü savundular. Kelamcıların, fıkıhçıların ve müfessirlerin ezici çoğunluğu konuyla ilgili Kuran ayetlerini bu yönde yorumladılar. Müslüman coğrafya bilginleri yeryüzünün bu şekilde haritalarını yaptılar. Birunî dünyanın küre şeklinde olduğunu ve kendi ekseni çevresinde döndüğünü matematiksel yöntemlerle kanıtladı. ("Dünya dönüyorsa nesneler nasıl yerli yerinde durabiliyor" sorusuna karşılık olarak ise yerçekiminin mevcudiyetini ileri sürdü.)Kopernik, Kepler ve Galileo bu tezi astronomik gözlemlerle açıkladılar. Kristof Kolomb sürekli batıya doğru giderek doğuya ulaşacağını ve yola çıktığı yere tekrar ulaşacağını bilerek meşhur seferine çıkmıştı. Gerçi ünlü gemici bu yolculuğun sonunda -Hindistan zannettiği- Amerika kıtasına kadar gidebilmişti ama bilahare Macellan bu deneyi tamamladı.Yakın zamanda ise gelişen teknolojiler sayesinde gezegenimizin uzaydan çekilen fotoğrafları bu konuda kuşkuya yer bırakmadı.Peki, nasıl oluyor da bu kadar bariz deliller ortadayken birtakım insanlar tam tersi yönde düşüncelere akıllarını kaptırabiliyorlar Bunlar çoğunlukla eğitim görmüş, meslek sahibi kişiler. Üstelik ABD'de yapılan bir kamuoyu anketine göre dünyanın düz olduğunu düşünenlerin oranı gençlerde daha fazla.Beki de görünen gerçeklikten kaçmaya, birtakım alternatif gerçeklikler yaratmaya yönelik bir zihinsel eğilim üretiyor bugünkü dünyadaki modern kültür. Kimilerimize alkole veya uyuşturucuya sığınma ihtiyacı hissettiren ruhsal dirençsizlik benzeri bir zihinsel zaaf söz konusu mevcut dünya karşısında.Bazı toplumlarda güven duygusunun çeşitli sebeplerle zayıflamasıyla bağlantılı olarak kurumlara duyulan güvensizliğin artışı da rol oynuyor olmalı bu gelişmelerde. Bu noktada bazı kurumların toplumun güvenini elde etmedeki başarısızlıklarının etkisinden söz edilebilir.Ne var ki dünyayı aslında beş ailenin yönettiği, her olumsuz gelişmenin arkasında Yahudilerin,