Ukrayna savaşının öğrettikleri

Her savaş bazı kişileri, ideolojileri, devletleri ve teorileri test eder. Rusya'nın Ukrayna'yı işgal girişimi de kimin ne olduğunu anlamamız bakımından önemli. Dikkatimi çeken bazı konuları paylaşmak istiyorum. Sözcü gazetesinin iki kadehe Kıbrıs'ı satmaya razı yazarı Ukraynalıları bir komedyeni Cumhurbaşkanı olarak seçtikleri için suçladı. Cumhurbaşkanı bir komedyen olmasa da Ukrayna'nın tarafını tutacak değil. Aynı kişi darbe-savar Erdoğan'ı sevmez mesela. Ama 724 darbeyi TV'den izleyen birinin liderlik ettiği partiyi desteklemekten çekinmez. Aslında Erdoğan, Putin'i destekleseydi Ukrayna'yı tutardı ama öyle olmayınca tahterevallinin öbür ucuna geçti. Şunu unutmamalı; liderlerin mesleği, tecrübesi, eğitimi ve dahi zekâsı ne olursa olsun, asıl önemli meziyet cesarettir. Lider cesur değilse kaybetmeye mahkûmdur. Cesursa efsane olur ve hep iktidarda kalır. Eğer Ukrayna lideri bu badireyi atlatırsa tarihe geçecektir. Zaten tarihi de cesurlar yazar. Türkiye'de muhalefetin başarısızlığına bir de bu yönden bakılmalı. Müzmin bir sol türkü grubu ise bu hengâmda Moskova'da konser veriyor ve hâlâ Rusya'yı sosyalizmin merkezi sanıyor. Lideri Putin'in bile sosyalistlerden nefret ettiği bir ülkeyi hâlâ sosyalizmle ilintilendirmek ahmaklıktan başka bir şey değildir. Şunu da anladık ki; emperyaller batılı olunca karşı geliyorlar ama Ruslar olunca baş tacı ediyorlar. Muhalefet ayrıca bizim dışımızdaki bir savaş üzerinden hükümete yüklenmeye çalışıyor ama hep kendini rezil ediyor.