Buğday gösterip arpa satmak
Anadolu'da; "Buğday gösterip arpa satmak" deyimi genelde ikiyüzlü olmayı, riyakârlığı, Ali'nin takkesini Veli'ye, Veli'ninkini Şevket'e giydirenler için kullanılır.
Bu hale siyasette çok rastlanır. Hele 70-80-90'lı yıllar ve devamında, parlamento böyle siyasetçilerle doluydu.
Gerçi bugün de o devrin takipçileri ve uygulayıcıları aynı mesleklerine devam etmekteler.
Milet-devlet bütünleşmesine ve ülkemizin istikrarına karşı aralarında hiçbir ortak değer yargıları olmayan kesimlerin ittifakına bakıldığında görülebilir.
"Buğday gösterip arpa satma" sözü, "istikrarsız siyasetçiler" için her dönemde genel geçer kabul görmüştür daha çok da teamül yoklamalarında rastlanmaktadır.
Partiler, vekil veya belediye başkanları seçiminde teamül yoklamalarına başvururlar. Elbet çok adil bir yöntemdir fakat adaletin terazisi ne kadar doğru tartmıştır bilinmez.
Çünkü teamül yoklamasına girecek bir şahıs, sabah evinden çıkarak, ilgili partinin binasına varıp:
-"Ben adayım, teamül yoklamasına girmek istiyorum, işte belgelerim ve hakkımdaki bilgilerim, partimin hizmetindeyim" demez.
Doğal olarak ilgili makam ve mevkilerdeki birtakım kimselerle adaylığı konusunda önce alt yapı yapar, sonra teşkilatlardaki arkadaşlarıyla, nazı geçecek insanlarla, seçildiği takdirde bir yerlerde istihdam edilmek istenen kişilerden bir çevre oluşturur.
Peki, bunlar yanlış şeyler mi Hayır! Siyasetin işleyişi bakımından yanlış değil. Siyasetin işleyişi maalesef böyle sürmekte! Geçelim.
Diğer partileri bilmem fakat Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan, teamül yoklamalarına itibar eder çünkü yoklamaya girenlerin karnesi burada görülmektedir.
Yani Reis, "Teamülden bu arkadaşımız çıkmış aday göstermeliyiz" demez. Kendisinin adayları tanıma taktiği vardır, o elekten geçirip kararını verdiği söylenir.
Siyasete başladığı MSP gençlik kollarından bu yana teamül yoklamasının ne olduğunu, nasıl yapıldığını, kimlerin alavere yaptığını, kimlerin çevresini kullandığını bilir ve kırılmasınlar-dökülmesinler-üzülmesinler diye sesini çıkarmaz.