Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli (1)

"Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" başlığı oldukça yerinde bir isim.

Milli Eğitim Bakanlığının çok geniş kapsamlı bir şekilde hazırlattığı yeni maarif müfredatını okumadım. Bu sebeple şimdilik söyleyeceğim bir şey yok.

Başta Cumhurbaşkanımız Erdoğan olmak üzere, zihnini Batıya peşkeş çekmemiş bu toprakların insanlarının yüz yıldır bir türlü ihya ve imar edemediği husus, eğitim-öğretim meselemizdir.

Cumhurbaşkanımızın üzerinde yük taşınabilecek gibi değildir. Dünyanın yükü bir yana, ülkemizin her meselesiyle birlikte esas en ağır yük, yıllardır müfredat yetersizliğidir.

Eskilerin; "Derdim vardır dertlerden öte; bilene-görene-duyana demek isterim lakin kimseyi bulamam" dediği gibi hâlâ bir türlü eğitim-öğretim meselemiz; Tevhid merkezli vatanımızın ve milletimizin var olma felsefesine dair istenilen seviyede değildir.

Bunları söyleyince mevcut Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin ve Bakan Yardımcılarıyla diğer yöneticilere laf söylüyor değiliz. Kimse fitne mayasını bıngıldatmasın.

Eğitim-öğretim müfredatı yüz yıl önce nasıl planlanmış ve programlanmış ise ve temeli nasıl atılmışsa, bir türlü "milli olamadı" ve "yenilenemedi". Bu sefer bari İnşaallah millileşir ve Batıcı zihniyetten kurtulur.

Kendime şunu söyleyeyim:

-"Müfredatı okumadan neden ön yargılı hareket ediyorsun" Evet okumadım, umudumu ve dileğimi söylüyorum.

Ülkemizdeki ortaöğretim ve üniversitelerin nasıl bir müfredatla öğrenci yetiştirdiklerini hayatın her devresinde yıllardır görüyor ve şahitlik ediyorum.

Eğitim-öğretim sistemimizin ne tür profiller yetiştirdiğini anlamak isteyenler için iki televizyon programını önereceğim. İzleyenler hak vereceklerdir.

Hatta yeni müfredat hazırlayanların ve tabii Milli Eğitim Bakanlığımız yetkilileriyle birlikte bir de YÖK üyelerinin yanı sıra, tüm üniversitelerin rektörlerinden öğretim üyelerine kadar herkesin izlemesini dilerim.

Birinci yarışma programı, Kenan İmirzalıoğlu'nun sunduğu "Kim Milyoner Olmak İster" isimli Atv