Buluştuk, kınadık ama dağılmadık!..

Dünyanın sessizliğinden cesaret alan İşgalci İsrail'in önceki gün Gazze'deki el-Ehli Baptist Hastanesinde gerçekleştirdiği katliamda çoğu çocuk ve kadın 471 kişi şehit olurken 28'i ağır olmak üzere 342 kişi de yaralandı.

Hastane katliamının ardından olağanüstü toplanan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde Brezilya'nın sunduğu karar tasarısında 12 evet, 2 çekimser ve 1 hayır oyu kullanıldı. Rusya ve İngiltere çekimser kaldı. ABD ise tasarıyı İsrail'in meşru müdafaa hakkına(!) değinmediği iddiasıyla veto etti.

ABD'nin veto ettiği karar tasarısının konusu bir hastane baskınıdır. İsrail'in saldırısı sonrası çatısından ceset toplanan hastanede çok sayıda hasta ve çocuk da hayatını kaybetti. Can pazarı yaşanırken yaralı onlarca çocuktan biri belki hayata veda etmekte olan yaralı kardeşine sesleniyor: "Kardeşim beni duyuyor musun.. Ses ver lütfen uyanık kal, uyuma! Ömer uyanık kal lütfen..." Çocuk kardeşine mi sesleniyor yoksa İslam dünyasına mı

Mazlumların beklentisi her saldırı sonrası tekrarlanan kınama mesajı yayınlamayı bırakıp katilleri durduracak hamleler yapmasıdır.

ABD ve AB ülkelerinin İsrail'in her barbarlığı sonrasında olduğu gibi el-Ehli Baptist Hastanesine yapılan saldırıyı da "İsrail'in uluslararası hukuk çerçevesinde kendini savunma" olarak değerlendiren ve katliama destek vermesi İsrail'in bölgede giderek palazlanmasına destek verecektir.

İsrail'i cesaretlendiren ise Batılı devletlerin bu açık desteği mi Yoksa İslam ülkelerinin suskunluğu mu Saldırıların 11. gününde İsrail güçlerinin el-Ehli Hastanesi'ne yaptığı hava saldırısı sonrasında da İslam Ülkeleri ayağa kalktı ama tekrar yerine oturdu.

İslam İş birliği Teşkilatı, Arap Birliği ve Gazze'nin sınır komşusu İslam ülkelerinden İsrail'i hedef alan güçlü bir ses çıkmadı. Kayda değer tek hareket, bölgeye gelen ABD Başkanı Biden ile Ürdün Kralı Abdullah, Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın görüşmelerini iptal etmesi oldu.

İsrail Başbakan'ı Natanyahu'ya işgalin akıl hocalığını yapan Biden'ın çizdiği yol haritasında kara harekâtı olmadığı anlaşılıyor. İlk günden başlayarak Gazze sınırına yığınak yapan İsrail meskûn mahal çatışmalarından uzak duruyor. Biden'ın yaptığı "Bana göre Gazze'de olanlar radikal Hamas ile ilgili. Tüm Filistin halkını temsil etmiyor. İsrail'in Gazze'yi işgal etmesi hata olur" açıklaması İsrail'i korumak için uyarıdır.

Biden'a biri sormalı: "Madem Hamas tüm Filistin halkını temsil etmiyor Filistin halkına saldırı niye.."

Kendi kurguları olan 11 Eylül hikâyeleri ile tecavüzlerine gerekçe üreten sömürgeciler ellerinde bulundurdukları medya ile Gazze'deki soykırımına da meşruiyet inşa etme peşindeler. Bütün bilgi ve belgeler Yahudi sermayesi karşısında sanki ikna yeteneğini kaybetti. Ahlak, namus, vicdan, haysiyet, merhamet sermayeye teslim mi oldu