Halil Elitok

Yeni Asya

İslâm'da liyakat örneği

Son zamanlarda liyakati herkes kendi anlayışına göre yorumluyor. Halbuki liyakatin örneğini ecdat her hâlükârda sosyal hayatta uygulamıştır.Bugün toplumumuzun özlemini duyduğu hayat; ahlâk güzelliğinin yansıtıldığı hayattır. Topluma ayna olacak olan insanlar bunu yapmak mecburiyetindedirler. Bediüzzaman Hazretleri şöyle diyor: "Eğer biz ahlâk-ı İsl

Sevgiyle rızıklanmak

O eşi vefat ettikten sonra Mahzumoğulları kabilesinden Atik b. Âiz ile evlenmiş, bu evlilikten yine Hind adını verdiği bir kızı olmuştur.Hz. Hatice (r.anha) o dönemde ticaret ile uğraşmakta, kervanlar yola çıkarmaktadır. Mekke'nin sayılı tacirlerindendi ve kervanlarını idare etmek için güvenilir bir adam aramaktadır. Bunu duyan Efendimiz'in (as) am

Çevre ve fermanlar

İçinde bulunduğumuz dünyayı ve bilmediğimiz nice âlemleri yaratan Cenâb-ı Allah (cc) yeryüzünü bizim yaşamamız için en elverişli hale getirmiştir.Bir insanın hayatının devam edebilmesi için gerekli imkânlar ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde hazırlanmış ve ekolojik denge kurulmuştur. Ekolojik dengenin kurulmasında en önemli unsurların başında ağaç

İstikamet şehidi

Binbaşı Âsım Bey, 1877 yılında İzmit'te dünyaya geldi. Kıcızâdelerden olan Âsım Bey, Trablusgarp, Şam, Muğla Tefenni ve Manisa'da askerî vazifeli olarak bulundu.Burdur'da da Mahmut Beyin kızı Nigâr Hanımla evlenmişti. l952'de İstanbul'da vefat eden Nigâr Hanım Edirnekapı'da hava şehitliğinde metfun bulunmaktadır. Binbaşı Âsım Beyin hanımı Nigar Han

Pabucu dama atılmak

Ahilik Teşkilatının özelliğinden bahsetmek istiyorum.Pabucu dama atılma Âhilikte bir deyimdir. Bu konunun daha iyi anlaşılması için önce Âhilik teşkilatının tarihçesine de bir göz atmakta fayda vardır. Âhilik Teşkilatında bir takım prensipler vardır. Bunların başında ustalığa ilk adım şed kuşanmasıyla atılmış olur. Fütüvvetnâmelere göre ilk şed kuş

Ailede mutluluk şifreleri

İslâm dininin aileye verdiği önemi daha iyi kavrayabilmek için İslâm'dan öncesine kısaca bir göz atarak mukayesesinin yapılması gerekir.İslâm'dan önce Arap toplumunda kadın, pek çok haklardan mahrum idi. Miras hakkı yoktu. Kötülüğün sembolü olarak düşünülürdü. Bir kızın doğumu Araplar arasında üzüntü ve kederin kaynağı kabul edilirdi. Onu utana uta

Ömrünü Üstadına bağışlamak

Hâfız Ali Ergün, 1898 tarihinde Isparta'ya bağlı İslamköy'de doğmuştur.Said Nursi'nin 'Barla sıddıkları' diye adlandırdığı ilk talebelerindendir. Risale-i Nur ile tanışmadan önce Kur'an öğreticiliği ve imamlık yapardı. Bir evlilik yapan Hafız Ali'nin bu evlilikten hiç çocuğu olmamıştır. Lakin bunun yerine Risale-i Nurları çocuğu gibi benimsemiş ve

Davet eder ve davetlere icâbet ederdi

Allah Resûlü (asm) çok misafirperver bir insandı. Sofrasında misafir eksik olmaz, bizzat kendisi onlara hizmet eder ve misafirini kapıya kadar geçirirdi. Ramazan geldiğinde kendisi iftara çağırmakla kalmaz ashâbını da bu konuda teşvik ederdi.Suffe talebelerinden Vâsile bin Eskâ anlatıyor: "Ramazan aylarından birinde Suffe'de bulunuyordum. Sahâbîler

Hz. Peygamberin (asm) Ramazan'ı

Şaban ayının son günlerine doğru bir hutbe okuyan Peygamber Efendimiz (a.s.m), Ramazan ayının kıymetinin iyi bilinmesi, Ramazan ayının feyzinden âzami derecede istifade edilmesi için ve Mü'minlerin Ramazan ayına daha iyi hazırlanmalarını sağlamak amacıyla bir takım tavsiyelerde bulunmuştur.Sahabeden Hz. Selman (r.a.) şöyle anlatıyor: "Resululah (a.

Mürebbiyü'l-efkâr

Yeni Asya Gazetesinin 55. Yılı münasebetiyle gazeteye bugünün insanının bakış açısı ne olursa olsun, daha çok ihtiyaç duyması gerektiği bir vakıadır.Yeni Asya, Risale-i Nuru referans almıştır. Risale-i Nur gözlüğüyle olaylara bakmıştır. Bundan dolayı hadiseler Yeni Asya'yı doğrulamıştır. Kim ne derse desin şurası bir gerçektir ki, Yeni Asya Gazetes