Çocuklarımız kimlere emanet

İzmir'deki bir anaokulunda, 5 yaşındaki 3 çocuğun ellerini kollarını sallayarak okuldan çıkıp ortadan kaybolması ve saatler sonra okuldan 3 kilometre uzakta, tesadüfen bulunması ister istemez aklıma 'Çocuklarımız kimlere emanet' sorusunu getirdi. Kreş ve anaokulları çalışan ebeveynler için kısmen bir mecburiyet, karşılıklı güven şart ama yaşanan da tüyler ürpertiyor. Düşünün ki personel bir değil, iki değil, üç çocuğun birden kaybolduğunu dahi fark etmiyor. Yani pekâlâ birileri bu çocukları okuldan kolaylıkla kaçırabilir de! Peki, ne yapmalı Anaokulu seçerken neye dikkat etmeli Anaokulları denetleniyor mu Çalışanlar kim Eğitimleri ne olmalı Sordum.DİPLOMAYA İHTİYAÇ YOK PARASI OLAN OKUL AÇIYORÖZEL Anaokulları Derneği Başkanı Murat Kuş, birçok anaokulu yöneticisi ve sahibinin aldıkları riskin farkında bile olmadığını söylüyor ve şöyle devam ediyor: "Öğretmenler de farkında değil bu işin ne kadar riskli olduğunun. Çocukların geleceğini, fiziksel ve ruhsal sağlığını etkileyecek bir iş yapıyoruz ancak maalesef hâlâ işinin insan olduğunun farkında olmayanlar var aramızda. Bir anaokulunda birinci öncelik okulun kurucusu-sahibidir. Eğer sahibikurucusu ya da yöneticisi okulun başında değilse; 'Ben görevlendirdim öğretmenleri, onlar zaten çalışıyor' gibi bir yaklaşım içindeyse ve dahi gerekli denetimleri de yapmıyor ise o kurumda çalışan 1-2 öğretmen ne kadar kaliteli olurlarsa olsun bu kadar işin altından tek başına kalkamaz. O nedenle her zaman şunu söylerim; bir okulu açan-kuran kişinin vasıflarının ne olduğu bilinmeli, 'Tek işi bu mu' bakılmalı ve denetlenmelidir. Bugün, ilkokul bitirmeyene ehliyet dahi verilmezken, biraz parası olan, gidip istediği yerde anaokulu açabiliyor. Hiçbir belgeye, diplomaya ihtiyaç yok. Bu duruma acilen bir kriter getirilmeli."Haberin DevamıDENETİM ŞARTÖZADER Başkanı Kuş, İzmir Bayraklı'daki anaokulu ile alakalı olay sonrası bir çalışma yaptıklarını, bu anaokulunun 4 katlı bir binanın en alt katında olduğunun ve kapısında güvenlik ya da çocukların oynayabileceği bir parkaalana sahip olmadığının tespit edildiğini belirterek, "Görüşümüze göre bu bina anaokulu vasfı taşımıyor. Zaten çocuklardan biri okulun bulunduğu apartmanda yaşıyor. Öyle ki öğretmen 'Yukarı, evine mi çıktı acaba' dediği an çocukların kaybolduğu anlaşılıyor. Allah göstermesin ama bu çocukların başına her şey gelebilirdi. Tavsiyem, ebeveynlerin çocuklarını verecekleri anaokulunun Milli Eğitim'e mi yoksa Aile Bakanlığı'na mı bağlı olduğundan ziyade 'Çocukların oyun oynayabileceği dış mekânı var mı Bir öğretmene kaç çocuk düşüyor Kalifiye mi Hangi eğitimleri almış İç mekân geniş mi Nasıl eşyalar ile döşenmiş İç ve dış alanlarda çocukları denetleyen kişiler bulunuyor mu Olası kazaları önleyecek güvenlik önlemleri alınmış mı' gibi sorulara cevaplar bularak okul seçmesi" uyarısında bulunuyor, bakanlıkların da denetimlerini saydığı bu hususlar üzerinden yürütmesi gerektiği hatırlatması yapıyor.Haberin DevamıKAÇAK KURUMLAR CAN YAKIYORTÜRKİYE'de sorunların önemli bir bölümünün de 'kaçak' kurumlardan kaynaklandığını belirten Kuş'a 'Nedir bu kaçak kurum' diye sordum. Şöyle yanıtlıyor: "Pandemide online eğitime geçilmesi ile 780 özel anaokulu kapandı, bin 700'ü devredildi. Şu an ihtiyaç var, okul yok! Dolayısıyla bir apartman altında, koşullar sağlanmadan, mantar gibi türeyen, usulsüz, tabelasız, belgesiz çalışan çok kurum var. İçeride 50 çocuk var, 3 personel var. Ki o personelin de kaydı, sigortası yok.