Defalarca çalan sirene rağmen ambulansa neden yol vermiyoruz

Tam iki dakika boyunca... Hem de önü bomboşken iken... Ne gaza bastı ne de sağa kayıp sirenleri açık halde ısrarla yol isteyen ambulansa yol verdi. Sosyal medyaya düşen görüntüye tepki yağdı yağmasına ama gün geçmiyor ki trafikte benzerini görmeyelim. Ambulans ile inatlaşan, önünü kesen, fiziken saldıran, küfreden ya da 'İçinde hasta yok, çay içmek için acele ediyorlar' diyerek bile isteye yavaş giden, yol açıldı diye arkasına takılıp gaza basan binlerce de sürücü var trafikte. Avrupa'da hele de sireni açık bir ambulansa yol vermek için sürücüler birbiri ile yarışırken neden bilmem bizde bu durum 'enayilik' gibi görülüyor. Oysa ambulanstaki hasta için değil dakikalar her bir saniye çok kıymetli. Neden mi O ambulansın içindekiler anlatsın.CEZASI SADECE 427 TL İstanbul Arnavutköy'de sol şeritte ilerleyen minibüs sürücüsünün, yan şerit boş olmasına rağmen arkasındaki ambulansa yol vermemesi üzerine polis harekete geçti. Yakalanan minibüs sürücüsüne 427 lira idari para cezası uygulandı. TÜM EKİP ÖNDE OTURABİLİRParamedik Derneği Öğretim Görevlisi Tarık Balcı'yı aradım. 'Sosyal medyadan kınıyoruz ama trafiğe çıktık mı aslan kesiliyoruz. Belki de yanılıyorumdur, ne dersiniz' diye sordum. 'Keşke yanılsaydınız' diyor ve günde bir değil onlarca kez benzer duruma maruz kaldıklarını anlatıyor. Peki, neden Allah korusun ama bizim ya da sevdiklerimizin başına bir iş geldiğinde, hele bir de ambulans geç kalmışsa doğabilecek sonuçlar üzerinden yeri göğü inleten ya da inletebilecek olanlar neden başkası söz konusu olunca empati yapamıyor Yol isteyen, sireni açık bir ambulans 'şaka yapıyor' olabilir mi 'Asla' diyor Balcı, 'Böyle bir durum söz konusu dahi olamaz.' Şöyle devam ediyor: "Toplumumuzda 'ambulansın önünde sağlık personeli oturuyorsa arkada hasta yoktur, siren açmış zevkine gidiyor' gibi yanlış bir algı var. Geçmiş yıllarda birtakım kişilerin, sahte şirketlerin durumu suiistimal etmesinden kaynaklı oluşan ve kulaktan kulağa yayılan bu algıyı ne yapsak kıramıyoruz."Haberin Devamı"Bir daha söyleyelim: 'Ambulans sadece içinde hasta varken siren açmaz.' Bir acil çağrı aldığımızda en kısa sürede hastaya ulaşmak da asli görevimizdir. Bu süreçte sürücünün yanında diğer görevliler de oturur. O görevlilerden biri aktif şekilde hastanın durumunu takip eder, gerekirse hasta yakınları ile iletişime geçer. Diğeri; gidilen vakaya göre alınması gereken malzemeleri hazırlayan ve gerekli stratejiyi kuran sağlık görevlisidir. Tüm ekibin önde oturması lazım ki bir plan yapılabilsin. Ayrıca önde oturmanın bir avantajı da yol ve olaya hâkim olmaktır. Ama dışarıdan nasıl görülüyor Siren çalıyor, tepe lambaları açık, ekip de önde oturuyor, 'İşleri bitmiş çaya yetişiyorlar.' Algı sadece sürücüler özelinde değil maalesef, genel. Geçen hafta sıkışık trafikte, vakaya gidiyoruz. Emniyet şeridine girdik. Trafik polisi yolu kesti, 'Neden öndesiniz ve sirenleriniz açık' diye. Komuta kontrol merkezini aradık ve vakaya gittiğimizi ispat etmek zorunda kaldık. Durum bu kadar vahim."Haberin DevamıUSULSÜZ KULLANIMA GEÇİT YOKHiç mi suiistimal etmiyorsunuz sistemi Yani sonuçta her şey insanlar için. Yaptıkları iş çok kıymetli ama sonuçta onlar da insan. Soruma 'Kesinlikle etmiyoruz. Biz istesek dahi sistem izin vermiyor' cevabını veriyor, Balcı. Peki, nasıl işliyor sistem Diyor ki: "Ambulans 'acil' çağrısı aldığında sistem kırmızı kod veriyor ve hastayı alıp hastaneye bırakana kadar da kod kırmızı kalıyor. Kod ancak hastayı bıraktıktan sonra sarıya dönüyor. 'Sarı kod' tepe lambası açık ama sirenler açık olmadan merkeze dönüldüğü ya da 'acil' başka vaka