Fuat Bol

Hürriyet

Mazlumların gözü Türkiye'de

Türkiye'miz güçlü olmak, hatta çok güçlü olmak zorundadır. Zira günümüzün zorba devletleri, güçsüz olan ülkelerin ekmeğine kan doğramakta ve bunun sonucunda da bütün bir insanlık altta kalanın canının çıktığı bir dünyada yaşamak zorunda kalmaktadır.Ve maalesef, bu durumun adı tersinden konuyor ve o şekilde okunması dayatılıyor. Neymiş efendim; bu h

Liderden beklenen

Herkes genel başkan olabilir ama lider olamaz, liderlik bambaşka meziyetler, yetenekler ister. Liderlik fıtridir (doğuştan). Sonradan ve hele zorlamayla lider olunmaz; lider müsveddesi olunur.Liderliğin olmazsa olmaz şartı, geniş kitlelerin güvenini kazanmaktır. Bunun da temelinde doğru sözlü ve dürüst olmak yatar. Dolayısıyla yalancıdan asla lider

Ardahan ve Saffet Kaya

AR-ET (Ardahan et) Entegre Tesisleri'nin açılışı için, kadim dostum Saffet Kaya'nın davetine uyarak serhat ilimiz Ardahan'daydım. İyi ki gelmişim; zira gördüklerimle, ülkemiz ve insanımızla bir kez daha iftihar ettim.270 bin hektar mera ve çayırıyla Ardahan, Hollanda'yı andırıyor. Hollanda'da tarım ve hayvancılığa yapılan yatırımın yüzde 1'i Ardaha

Etme bulma dünyası

Eden kendine ediyor, dolayısıyla kimsenin yaptığı yanına kâr kalmıyor. Eskilerin güzel bir sözü vardır; 'Allah, karşılık vermede imhal eder (mühlet verir-erteler) lakin ihmal etmez!'Er ya da geç, eden mutlaka karşılığını bulur.Bu durumun tipik örneğini, her daim toplumun önünde bulunan siyasetçilerde açık bir şekilde görüyoruz.Deniz Baykal, CHP Gen

Muhalefet neden susuyor

Her zaman söylememize rağmen, kendimiz söyleyip kendimiz dinliyoruz ki siyasi yönden Türkiye'mizin en büyük problemi aklı başında, tutarlı, umut veren, güvenilir bir muhalefeti olmamasıdır.Bunun da ana sebebi, 27 yıl tek başına iktidarda kalan ve ondan sonra da bir daha, darbesiz iktidar yüzü görmeyen ve bir türlü muhalefeti kabullenip gereğini yap

Muhalefetin adayı ya da renksiz cumhurbaşkanı

Bir araya gelen muhalefet partileri, toplantı üzerine toplantı düzenliyorlar. Lakin henüz, cumhurbaşkanlığı makamı için bir aday belirleyebilmiş değiller. Akılları sıra, gündem oluşturup halkın dikkatini üzerlerine çekecekler.Belli ki havanda su dövüp dağılıyorlar. Zira belirleyecekleri adayı, geceleyin mezarlıktan geçerken ıslık çalarak arıyorlar!

Bürokrasi diktatörlüğü

Bürokrasinin zorba (ceberut) yüzünü Osmanlının son dönemlerinden ve özellikle Tanzimat'tan sonra tevarüs ettik (miras kaldı).Önceleri; mahut bürokrasi, halife (Peygamber vekili) de olan padişahları katlederek had bildiriyordu! Daha sonraları ise, padişahların yetkilerini kısarak ve hal'ederek (zorla tahtından indirmek) had bildirdi!Zira Tanzimat'la

Demokrasi bayramı -2-

İç ve dış vesayet odakları, halkın idaresine (demokrasiye) on yıl zor dayandılar. Demokrasi sevincini milletin kursağında bırakıp o uğursuz (meşum) 1960 İhtilali'ni yaptılar. Menderes'in kanını içse doymayacak, kindar, vicdansız ve sadece cellat olabilecek tiplerden sözde bir mahkeme heyeti kurdular. Adına da Yüksek Adalet Divanı dediler. Gerçekte

14 Mayıs Demokrasi Bayramı -1-

Türk toplumu olarak, 1876 yılından beri anayasa yapıyoruz lakin bugün geldiğimiz noktada (2022) hâlâ 'darbe anayasası' ile idare ediliyor olmamız; demokrasiyi, milletçe, aslanın karnından ne şartlarda çıkarıp aldığımızın, ne bedeller ödediğimizin ve daha da ödememiz gerektiğinin işaretidir.Yine toplum olarak, hem taçlı demokrasiyi (Meşrutiyet) ve h

Çukur siyaseti

Hemen her bakımdan olduğu gibi, siyasette de ne günlere kaldık deyip hayıflanmamak elde değil. Kıyamete yaklaştıkça, önceki gün sonraki günü aratır (yevmül-beter) derler ya, günümüz politikacılarına baktığımızda, geçmiş siyasetçileri ve siyaset tarzlarını arar olduk.Evet, önceki siyasetçiler de birbirleriyle kavgalıydı lakin onların kavgaları şahıs