Ozon sizin bakışınızı nasıl etkileyecek

Psikoloji yüksek lisansı sırasında Gelişim Psikolojisi dersinde 'ölüm' konusunu işlerken sınıfın orta yerine bomba gibi düşmüştü şu soru: Çok sevdiğiniz hasta bir yakınınız hayatına son verilmesini isterse ne yaparsınız Ötanazi! Daha önce de üzerinde düşündüğüm bir soruydu ve cevabım netti. İzin vermem. Ama çok acı çekiyor ve böyle yaşamak istemiyor. Olsun yine de hayır. Dini referanslar nedeniyle verdiğim bir cevap değildi bu. Bana göre çektiği acıdan doğru karar vermekte zorlanan birinin bu isteğini yerine getirmek, küçücük de olsa iyileşme ihtimali varsa, değil mi ki bir umut hep vardır, onun gelecekteki yaşamına kast etmek olurdu. Bir de gözümden sakındığım birinin ölümünü izlemek Yok demiştim bu çok acı. Yaşı benden hayli küçük olan Ebru "Sen bencilsin" dedi: "Sevdiğini kaybetme korkusuyla, sırf sen çok acı çekeceksin diye onun acı çekmesini izlemeyi tercih ediyorsun". Ona yine sağlık ihtimali, yaşama umudu diye uzun uzun anlattım ama ikna olmadı. Tartışmanın sonunda hâlâfikrimin arkasındaydım ama kafama da bir soru işareti takılmıştı. Ben bencil miyimÖtanazi konusu bu hafta, en bilinen sıfatıyla "Fransız sinemasının dahi çocuğu" François Ozon'un son filmi "Her şey Yolunda Tout S'est Bien Passe" ile gündemime girdi. Emmanuele Berheim'in aynı adlı romanından uyarlanan filmin senaryosunu Ozon, Philippe Piazza ile birlikte kaleme almış. Ozon filmini Cannes'da şöyle özetlemişti: "Umarım filmim kamuoyunun bilmediği bir gerçekliğe, ötanazi konusuna bakışını değiştirir."Filmde geçirdiği beyin kanaması sonucu sağ tarafına felç gelen 85 yaşındaki Andre Berheim (Andre Dussollier) ile tanışıyoruz. Sanayici bir sanat koleksiyoncusu. Karısı heykeltraş Claude (Charlotte Rampling) tarafından terk edilmiş. Claude uzun sürmüş bir depresyonun pençesinde ve Parkinson başlangıcında. Zor bir evlilikleri olmuş. Eşcinsel olan kocası Andre'nin ilişkilerine onu çok sevdiği için katlanmış. Ama artık sevgi filan kalmamış. Çiftin iki kızı var. Yazar olan Emmanuele (Sophie Marceau) ve Pascale (Geraldine Pailhas). Bir de damat, Emmanuele'in sinematek yöneticisi kocası Serge (Eric Caravaca)var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6672189;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6672189;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlarfiliz-aygunduzozon-sizin-bakisinizi-nasil-etkileyecek-6672189' });Filmin ilk yarısında Andre'nin kanama sonrası yoğun bakımdan odasına çıkma sürecini izliyoruz. İki kızkardeş öyle çok da iyi bir baba olduğunu söyleyemeyeceğimiz Andre'nin başındalar. Tedaviler, hastane değişimleri derken Andre, Emmanuele'den ölümüne yardımcı olmasını istiyor. Gerekçesi "Yaşamak sadece hayatta olmak değildir. Ben böyle yaşamak istemiyorum". Öylesine ihtişamlı bir hayattan sonra felçli bir adam olmayı kabul etmiyor. Emmanuele'in