Fatma Barbarosoğlu

Yeni Şafak

Aklını firar ettirip, bedenini dansa kaldıranlar...

Kendisini mühim insan kategorisinde gören herkesin dilinde asılı duran şöyle bir cümle var: "Tarihe tanık olduğumuz şu günlerde yaşadığım için çok mutluyum."Tarihe tanık olduğunu zannetmek zavallı bir tesellidir, gündemi takip ettiğini düşünen biz faniler için.Kendisine dayatılan gündemler arasında, onu değil de bunu seçtiği için kendisini tanık gö

Pazarlama tekniği olarak "gerçek hayat hikâyesi"...

Geçmişi, ağrısı ve sızısı ile değil de nostaljik soslar eşliğinde ele alanlar, seyirlik malzeme olarak görenler, seyretmeye doyamayanlar için hayat çok güzel. Sorusu yok, sorun alanı yok. Bir Sezen Aksu şarkısı gibi "Ah ne kahraman, ne cesur Ne güzel çocuklardık."Gündelik hayatın içinde bir sorun ile karşılaşınca da şikâyet makamına hızlı bir geçiş

"Üzgünüm, çok üzgün..."

I-Vagon'un içi tenhaydı, yolcuların neredeyse tamamına yakını 50 yaş üstüydü. Ayakta duran biri iki kişi vardı sadece ve oturanların bazısında "pandemi maskeleri" takılıydı. Yüzünde maskesi olanların diğerlerine göre daha fazla sağlık haberlerine maruz kaldığını düşündüm . Çin'de görülen, Amerika'da ve Avrupa'da salgın şeklinde yayıldığı söylenen "

Moda ve vahşet!

I-Tam orta yerinden bir kez dahayırtıldı, "küresel köy"ün fotoğrafı. Bir tarafta katledilen çocukların acısı ile kavrulmuş milyonlarca insan...Diğer tarafta muktedirler.O muktedirler ki, katliama karşı sağır ve suskun ve fakat "Gazze'de soy kırım yaşanıyor" diyenlere karşı her antetikteler. Üniversite hocalarını İsrail politikalarını eleştirdiği iç

Sağırlar susuyor, konuşanlar köpekleri hatırlıyor...

Çağımız, aşırı duygusallığın teşvik edildiği, ama herkesin kendisine şefkatli, kendisine merhametli olmayı seçtiği bir ŞİDDET çağı.Başkasının acısı ile dertlenme, en uzaktakini kalbinin içinde dinlendirme, yani empati, yani bir başkasıyla yekdil olmak, hemdil olmak bahsinde kim kime yakındır bilmek gerekiyor. Bilip kaydını tutmalı, tutulan kayıt si

"Evdeyiz..."

I-35 yaşlarında bir adam telefon ile konuşuyor, "Evdeyiz," diyor kederli. Telefondaki, sorgu suali uzatınca bankanın önündeki banka oturuyor, çaresiz. "Evdeyiz..." diyor tekrar tekrar. Telefondaki, cümlesini tamamlamasına izin vermiyor olmalı ki arkasını getiremiyor bir türlü.35 yaşlarındaki adam "Evdeyiz" dedikçe, kulak misafiri hırsızı 80 yaşları

Seküler cenaze törenlerine "Zengin Ölüsü" üzerinden tanıklık...

Her ünlü ölümünden sonra Yunus Emre'nin şu dizelerinde donup kalıyorum bir müddet: Bir garip ölmüş diyeler Üç günden sonra duyalarSoğuk su ile yuyalar Şöyle garip bencileyin.Postmodern zamanlarda hiçbirimiz ölümden ibret almaya, kendi sonumuzu görmeye talip değiliz. Ama en çok da ünlü cenazelerinde ölüm kendinden başka her şeyin hatırlatıcısı oluyo

Biz kalbi olanlar, artık müşteriniz değiliz, siyasal tüketicileriz...

İsrail, bir aydır Gazze halkını çoluk-çocuk, yaşlı-genç, hasta-engelli hiçbir insani sınır tanımadan katletmeye devam ediyor. Gezegenin iki ayaklı canlıları, insanlar ve diğerleri olarak saf tutuyor.Küresel köy, küresel klanlar olarak bölünürken, dünya tam orta yerinden ikiye ayrılıyor: Kalbi olanlar ve olmayanlar. Dünyanın dört bir tarafında Müsli

Unutma gün gün hatırla, ay ay tekrarla, yıl yıl kaydınıkalbinde tut!

Yılın bir gününün seçilip,eylem için "farkındalık günü" olarak imlendiği "o tarihleri" sever misinizBEN SEVMEM.Her "özel gün" yaşanmış olan, yaşanmakta olan günleri imha etme işlemini yerine getirir. İşlemin etkisi akşamdan sabaha olmadığı için fark etmeyiz, özel günlerin zihinleri unutuş için nadasa bırakan hamlesini.Özel gün efekti ile zihinler t

Görsel ve edebi metinlerin değerini bilmek, değerlendirebilmek...

I-DAHA ÖNCE, İsrail'in azılıbir katil olarak bütün dünyanın gözünün içine bakarak Gazze'yiFilistin'i taş taş üstünde kalmayacak şekilde bombalaması, her türlü insani yardımın ulaşımını engellemesi, sivil halkı aç ve susuz bırakması, tekrar tekrar hastane bombalaması, "büyük devletlerin" takdirine mazhar olmuş muydu Elbette, üç maymun tiyatrosunun s