Elif Çakır

Karar

Necip Fazıl Kısakürek'ten Fatih Altaylı'ya değişmeyen yargımız…

Merhum Necip Fazıl Kısakürek'in avukatı M. Emin Özkan "üstadın" vefatının 27. yıl dönümünde verdiği bir mülakatta "Yargının bir 'zan'la mahkûm ettiği 'üstad' hayatını kaybetmeseydi 79 yaşında hasta hasta cezaevine girecekti" demişti.Ünlü şairin avukatı verdiği mülakatta mahkemeden mahkûmiyet kararı çıktığında "üstadın" ağır hasta olduğunu, savcının

Devletin "büyük bir gizlilik" içerisinde gerçekleştirdiği İmralı Ziyareti!

CHP lideri Özgür Özel, Komisyon Heyetinin İmralı'ya gitmeden AK Parti'nin CHP'ye yaptığı teklifi açıkladı. AK Parti yetkilileri demiş ki "Siz de gelin adaya, çok gizli olacak, video olmayacak, fotoğraf olmayacak, ne gün gidildi, dönüldü belli olmayacak. Koster olmayacak, helikopter olacak. Çünkü gazeteciler bekler orada. Helikopterin kalktığı, indi

Devlet Öcalan'ın ayağına mı gitti

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin 'gerekirse üç arkadaşımı alır ben giderim' çıkışının ardından süreç belirgin biçimde hızlandı. 21 Kasım'da Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun oy çokluğuyla aldığı karar doğrultusunda AK Parti, MHP ve DEM Parti temsilcilerinden oluşan "üç kişilik heyet" önceki gün İmralı Cezaevi'nde PKK lideri Abdulla

Duhok'ta Mazlum Abdi, İlham Ahmed sürprizi!

Dünyanın neresine giderseniz gidin, bir devletin gelişmesini, ayakta kalmasını ve ekonomik olarak kalkınmasını sağlayan temel kural değişmiyor: Adalet, hukuk, bağımsız yargı ve kuvvetler ayrılığı. Çünkü adalet işlerse yatırımcıda güven oluşur, ekonomi düzelir. Hukuk korunursa devlet güçlenir; yargı bağımsızlığı ve kuvvetler ayrılığı tesis edildiğin

Bahçeli neden "gerekirse ben giderim" dedi

İlk toplantısını 12 Ağustos 2025'te gerçekleştiren ve 41 yıldır devam eden terörden doğrudan ya da dolaylı olarak etkilenen kesimlerin temsilcilerini dinleyen Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun önündeki asıl düğüm, sürecin PKK lideri Öcalan'ı dinleyip dinlemeyeceği noktaya gelip dayanmasıydı. Komisyon bir yandan şehit yakınlarını

Kuyumcu terazisi hassasiyetiyle yazılan İmamoğlu iddianamesi…

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek, Adli Yıl Açılış töreni sonrasında iktidara yakın gazetecilere yaptığı açıklamada İBB Dosyasını "yüzyılın en büyük yolsuzluk soruşturması" olarak nitelendirmiş, iddianameyi de "bir kuyumcu terazisi hassasiyetiyle" hazırladıklarını söylemişti. (1 Eylül 2025)Başsavcının bu benzetmesini okuduğumda tuhaf bulmu

HSK neden suskun

Bir ülkede her gün hukuk sorunu yazılır mı Hukuka güvenin olduğu ülkelere yazılmaz tabii.Ama, Anayasa Mahkemesi'ne son 13 yılda 700 bini aşkın bireysel başvuru yapıldığı, bunların 80 binden fazlasında "hak ihlali" kararı verildiği, 1400'e yakın şirkete terör suçlamasıyla kayyımların atandığı, 2 milyondan fazla vatandaşını terör suçlamasıyla soruştu

Anayasamız var ama ülkemiz anayasal devlet değil maalesef

Bir yerel mahkemenin, Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına "yetki gaspı, yetki aşımı" gibi nitelemeler yönelterek uymaktan imtina ettiği bir ülkenin anayasal bir devlet olduğunu söylemek mümkün müNedir anayasal devletAnayasal devlet demek, yazılı bir anayasası olan devlet demek değildir. Anayasal devlet, normlar hiyerarşisinin en tepesine Anayasa'yı k

Bahçeli haklı: Ok yaydan çıktı bir kere…

Dün bütün dikkatler MHP'nin grup toplantısındaydı; gözler, 29 Ekim resepsiyonuna katılmayan ve Kıbrıs'taki seçimlere ilişkin tutumuyla tartışma yaratan Devlet Bahçeli'nin ne söyleyeceğine çevrilmişti.Beklentiyi bu kadar yükselten asıl neden, MHP'ye yakın TÜRKGÜN gazetesinin rutin bir grup toplantısını bu kez 'MHP lideri Devlet Bahçeli TBMM'de öneml

Bir Dreyfus'tan onlarca Dreyfus'a: Ülkemizin bitmeyen adalet sorunu

131 yıl önce, 1894'te Fransız ordusunun Yahudi asıllı subayı Alfred Dreyfus'un "Almanya'ya casusluk yaptığı" iddiasıyla haksız yere mahkûm edilmesi, Fransız adalet tarihinde bir dönüm noktası oldu. Fransa, bu davayı yalnızca bir utanç vesikası olarak rafa kaldırmadı; aksine, Dreyfus olayı hukuk sisteminin yeniden inşasının katalizörüne dönüştürdü,