Zeytinyağını hak ettiği tutkuyla üretiyor

İtalya gibi gastronomisi konusunda tutucu, yüksek çıtalı bir ülkede, en önemli yeme-içme oluşumlarından birinde yer edinebilmiş bir isim Elvan Uysal Bottoni Türkiye'de üretilen zeytinyağlarıyla alakalı şahane yorumlar yapan Elvan, şimdi kendi yağını da üretiyor. İşin en güzel kısmıysa ülkemizdeki üretim kalitesini herkes için yükseltmek istemesi.Tam 10 yıl önceydi. La Cucina Italina dergisini çıkarmaya başladığımızda tanışmıştık Elvan'la (Uysal Bottoni). Yıllardır yaşadığı İtalya'dan tadı damakta kalan hikâyeler, İtalyan mutfağı hakkında bilgimizi arttıracak yazılar yolluyordu bize. Kuzeyinden güneyine sürekli ülkeyi dolaşarak bu sürede dört kitap yazdı. Çocuklar için zeytinyağı kitabı yazmaya karar verdiğinde konu üzerine derinleşmek için tadım eğitimi aldı. Zeytinyağı tadım eğitiminiyse şarap, bira, bal ve peynir takip etti. Tüm bunların sonucu olarak da bugün o, İtalyan gastronomisini yönlendiren Gambero Rosso grubu çatısında tadım yapan bir tadımcı... Gambero Rosso, televizyon kanalı, dergisi, gastronominin farklı kollarında çıkardığı rehber ve kitaplarla çok önemli bir ekol. Elvan da grubun zeytinyağı ve şarküteri rehberinin final jürisinde. Derginin aylık 'sınıflandırmalar' adındaki dosyasının da jüri üyesi ki burada her ay bir ürün belirleniyor ve İtalya'nın en iyileri seçiliyor. İtalya'nın en iyi panettone'leri, en iyi pesto sosları, en iyi turşuları, yumurtaları, domates salçaları...Haberin DevamıUzun eğitimlerin ardından...Bu arada bir parantez açıp İtalya'daki zeytinyağı tadım uzmanlığının ciddiyetinden biraz bahsedeyim. Zira üç günlük kursa katıldıktan sonra kendini zeytinyağı tadım uzmanı ilan eden bir çok insan var etrafta. İtalya'da zeytinyağı tadımcısı olabilmek için iki aşamalı bir eğitim alınıyor. Altı ay teorik ve acılık derecesi belirleme antrenmanları sonrasında zeytinyağının iyi ve kötü özelliklerini tanımayı sağlayan bir eğitim var. Elvan, altı ay boyunca haftada bir Floransa'ya giderek aldığı eğitimden sonra, tam 8 yıldır Floransa ticaret odasına akredite, resmi bir panelin parçası oldu. Gambero Rosso grubunun da yıllık zeytinyağı tadım jürisinde.Yıllardır Türkiye'de büyük küçük, isteyen her üreticinin yağını tadıp teknik konularda fikirlerini söyleyerek zeytinyağcılığımızın gelişmesi için de elinden geleni yapıyor Elvan. Hürriyet Kelebek'te zeytinyağı üzerine yazdığı bir köşesi de var.Haberin DevamıGelelim beni çok heyecanlandıran yeni girişimine. İtalya'dan her geldiğinde bizi etrafına toplayıp tadım yaptıran, Türkiye'de üretilen zeytinyağlarıyla alakalı şimdiye kadar duymadığımız şahane ve yerinde yorumlar yapan Elvan, bir süre önce kendi zeytinyağını üretmeye karar vermişti. "Bildiklerimi bana öğreten İtalya'daki tecrübelerimi aktarmayı, kendi ülkeme karşı bir sorumluluk olarak görüyorum" diyerek bize nedenini anlatmıştı. Altı ay önce DBD Olives (Drop by Drop) zeytinyağlarının üreticisi arkadaşları Murat Ergin ve Fatih Demirkol artık elini 'hamura' bulama zamanı geldiği konusunda ikna etti Elvan'ı. Ve İtalya-Türkiye arası mekik dokuyarak ilk yağları üretti. İlk sıkımına gideceği günlerde irtibat halindeydik. Nasıl heyecanlıydı... "Ne oldu, nasıl geçti, meraktayım" dediğimde ilk söyledikleri şunlar oldu:Haberin Devamı"İlk yılda edindiğim tecrübe Türkiye'de İtalyan standartlarıyla üretim yapmanın zor iş olduğunu gösterdi. Zeytinyağı yapmayı biliyorum ama Türkiye'de zeytinyağı yapmayı öğrenmem gerekiyor. Doğru bildiğimi yapabilmek için ekstra sıkım maliyetleri ödemek zorunda kaldık. İtalya'da norm olan şeyler, burada henüz anlaşılmamış durumda. İtalyan gibi düşündüğüm için sıkım tesisini bir zaruret olarak görmüyordum en azından ilk beş yıl için... Fikrim ve hayalim değişti... Önceliğim iyi zeytinlerin kendilerini