Ukrayna'da karmaşıklık politiği

Bilimde karmaşıklık kuramı (Complexity Theory) günümüz dış politikasında da sıklıkla kullanılan bir yaklaşımdır. Bilimsel gelişmeler, nüfus, teknoloji ve ulaşım gibi güncel gerçekliklerin zorlaması ile artan toplumsal ve küresel olguların giderek karmaşıklaşan doğası, uluslararası ilişkilerin yürütülmesinde karmaşıklık politiğinin önemini her geçen gün daha da arttırmaktadır. Karmaşıklık politiğinin en önemi özelliği olayların oluş ve ilerleyişlerinin doğrusal ve orantısal olmayan yani nonlinear şekillerde gerçekleşmesidir. Bu nedenle günümüzde dış politika uzmanları belirsiz ve ön görülemeyen süreçleri belirli ve ön görülebilir şekillerde yürütebilmek için sıklıkla bu yaklaşımı kullanırlar. Tam da Ukrayna savaşında Türkiye'nin yaptığı gibi.Ukrayna devlet başkanı Volodimir Zelenski'nin iki gün önce Türkiye'ye gelip CB Erdoğan ile görüşmesi görünen yüzüyle önemli ama görünmeyen yüzüyle de daha önemli hususları içermektedir. Zelenski'nin CB Erdoğan ile görüşmesinin İsveç'in NATO üyeliğinin karara bağlanacağı Liderler zirvesi öncesi olması ve hemen sonrasında Rusya devlet başkanı Putin'in Türkiye ziyaretinin arefesine denk gelmesi de ayrıca dikkatlerden kaçmamalıdır. İlave olarak Zelenski'nin CB Erdoğan'ın daveti üzerine gelmiş olması da dikkate alınacak diğer önemli husustur. Görüşme sonrası yapılan açıklamalarda 17 Temmuz'da sona erecek olan tahıl koridoru anlaşmasının iki yıl daha uzatılması, Ukrayna ile Türkiye arasında ikili anlaşmaların imzalanması, Ukrayna'nın NATO'ya üyeliğinin Türkiye tarafından desteklenmesi. Bunlar ifade edilen görünen hususlar. Yıllık 33 milyon ton tahıl ihracatının gerçekleşmemiş olması durumunda bu tahıl çöp, milyonlarca insan da açlıktan cenaze olacaktı. Türkiye'nin dünya insanlığına yaptığı iyiliği bu sömürgeci emperyalistler anlamasalar da milyonlarca mazlumun duası yeter.Ama belki de en önemli madde kalıcı ve adil bir barışın sağlanması, bunun için Türkiye'nin liderliğinde bir inisiyatifin geliştirilmesi maddesiydi. Zira Türkiye'nin buna hazır olduğu sayın Cumhurbaşkanı tarafından da söylendi. Ama adil bir barış anlaşması nasıl yapılabilir Bunun işareti yapılan açıklamaların içinde var. Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne saygı duyulmaktadır cümlesi olası barış anlaşmasının ip uçlarını da vermekte. Yani savaş öncesi duruma dönülmesi, Dombass'ta yeniden halk oylaması yapılarak geleceğinin belirlenmesi. Ancak en son BM tarafından yasaklanmış olan misket bombalarını da vereceğini bildiren ABD aslında Ukrayna savaşının devam etmesi niyetinde olduğunu da göstermiş oldu. Bu durumda ABD'ye ve Avrupa'ya rağmen çatışmaların durdurulması ve yeni çatışmaların önlenmesi nasıl olacak İşte burada Türkiye devreye giriyor. Ukrayna'da barışa giden sürecin üç aşamadan oluşacağını daha önceki yazılarımda belirtmiştim.