Kıbrıs huzur harekatı

20 Temmuz 1974 tarihinde Kahraman ordumuzun Kıbrıs'a yapmış olduğu askerî harekat oradaki soydaşlarımız için huzur ortamı sağladı ancak bu harekatın adaya barışı getirdiğini söylemek çok zor. Çünkü düşman düşmanlığından hiçbir zaman vazgeçmedi. O yüzden Kuzey Kıbrıs'taki Türk askeri gücü huzurun yanında güvenliğin de teminatı oldu. Üzerinden tam 49 yıl geçmesine rağmen adadaki Rumların ve onları destekleyen Yunanlıların amaçlarında hiçbir değişiklik olmadı. Yıllarca KKTC'ni federasyon çatısı altında Güney Kıbrıs'la birleştirip Avrupa Birliğine alacakları masalıyla bizleri kandırdılar. Asıl amaç adadaki Türk soydaşlarımızı azınlık durumunda bırakıp diplomaside "osmosis" denen bir sistemle Rumların içerisinde eritmek ve böylece yıllar içerisinde adadan Türk varlığını silmekti. Federasyon olursa Türkiye de Avrupa Birliği'ne girebilir hikayesini hep anlatıp durdular. Aslında bu bir aldatmacaydı ve bu aldatmacaya biz bilerek kanmak durumunda kaldık. Çünkü milli gücümüz zayıftı ve ABD ve Avrupa Birliği'ne karşı çok da fazla yapabilecek bir şeyimiz yoktu. Türkiye ne zaman federasyon fikrine karşı çıksa çeşitli ekonomik ve askeri yaptırımlarla karşılaşıyordu. Zaten başımıza bela ettikleri PKK terörü ile amansız bir mücadele içerisindeydik. İçimizdeki FETÖ'cüler devletimizi her geçen gün daha da zayıflatıyorlardı. Hem içeriden hem de dışarıdan adeta kuşatılmıştık. O yüzden Avrupa Birliği'ne girme masalına olmayacağını bile bile inanmak durumunda kalıyorduk. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yavru vatan olarak Türkiye açısından Doğu Akdeniz'de stratejik öneme sahiptir. Türkiye'nin adeta ileri Karakolu ve Anadolu'nun ilk savunma hattıdır. Kıbrıs olmadan Anadolu'da Güvenli bir şekilde yaşayabilmek çok zordur. Ülkemiz batı ve güneyden kuşatılır ve kendi kara sınırlarımıza hapsolmak zorunda kalırız. Bunun da ötesinde soydaşlarımızın bekası için Türkiye mutlaka Kuzey Kıbrıs'ta bulunmak zorundadır. Yüzyılın projesi olan Mersin'den Kuzey Kıbrıs'a su boru hattının döşenmiş olması Kuzey Kıbrıs'ın bölge coğrafyası içerisindeki önemini bir kat daha arttırmıştır. Halen yürütülmekte olan Türkiye'den Kuzey Kıbrıs'a enerji ve Telekomünikasyon hattı çekilmesi projesi KKTC'yi çok daha önemli bir noktaya taşıyacaktır. Çünkü Kıbrıs adasının su enerji ve Telekomünikasyon anlamında ve hatta daha geniş bağlamda rahat Lojistik sağlanması bakımından Türkiye'den başka alternatifi yoktur. Türkiye ile Kıbrıs arasındaki mesafeye yakındır ve deniz diğer yerlere göre daha sığdır. Güney Kıbrıslı Rumlar derin deniz nedeniyle Yunanistan'dan rahatlıkla Lojistik Destek alamamakta, Yunanistan'dan adaya boru hattı döşenememektedir. Fakat Kıbrıs'ın geleceğinde çok daha önemli fırsatlar çıkmak üzere. İsrail ve Mısır'ın doğalgaz ve Petrol alanlarından Avrupa'ya uzanacak boru hatları için en uygun güzergah KKTC kıta sağlığı içerisinden geçmektedir. Özellikle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin