TESBİT: İsrail'den çöp de ithal ediliyormuş!
Baştan beri Türkiye'den İsrail'e lojistik desteğe dair ortaya dökülen gerçekler hep iktidardakilerce sürekli karartılmaya çalışıldı. Her defasında "İsrail'e lojistik destek" karambola getirildi
O denli ki daha geçen ayın başında TÜİK'in verileriyle İsrail'e ayda 450 milyon dolarlık toplam 6 milyon ton mal satıldığı; bunun yanısıra Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin raporuna göre geçen yıl İsrail'e silâh yapımında kullandığı 1 milyar 192 milyon dolarlık demir-çelik satışının üstü örtüldü.
En son Gazze'deki katliamlara en yüksek düzeyde tepki gösterildiği süreçte İsrail'in çöpünü de Türkiye'ye ihraç ettiği, Avrupa ve İngiltere'den sonra Türkiye'nin İsrail'den de başta plastik atıklarıyla çevreyi zehirleyen çöp ithalatı yaptığı ortaya çıktı. ve çevreyi zehirleyen Adana - Seyhan'da ifşa edildi.
Bu konuda iktidar partisine mensup belediye başkanlarının gemilerinin yanısıra milletvekili adayı ve yerel yöneticisinin firmasının 2023 yılında Birleşmiş Milletler (BM) Comtrade verilerinden Materials Research L3C'nin derlediği verilere göre İsrail'den 11 milyon 650 bin 848 kilogram plastik atık ithal ettiği ortaya çıkması, İsrail'le ticari işbirliğinin son tezâhürü olarak ifşa edildi. (gazeteler, 2.2.24)
Bu açıdan, "Görüyoruz ki artık İsrail'den de çöp ithal ediyormuşuz. Bunun kabul edilebilir bir tarafı elbette yok. Bizim çöp ithalatını yasaklayıp, bunu yapan şirketlere teşvik vermeyi bırakmamız lazım" çağrısında bulunan gerek Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu'nun, "Bu durumun geldiği nokta artık bir sömürgecilik şeklidir. Çünkü henüz kendi çöplerinizi toplayamıyorsunuz ama bir şekilde başkalarının çöpünü alıyorsunuz. Bunu alan şirketleri bir de teşvik ediyorsunuz. Sonra da Akdeniz'i en çok plastikle kirleten ülke oluyorsunuz" yakınması, bir ibret-i âlem olarak açıkça okundu, okunuyor. (Karar, 2.2.24)
Ve bu tesbit, "siyasette bazen lâfız mânânının zıddıdır" diyen Bediüzzaman'ın "bir dane-i hakikat bir harman yalanı yakar" hakikatini bir defa daha tescil ettirdi...
GARABET: "İsrail'e ticari destek" ikrarı
Mâlum iktidar mahfillerince bir yandan "İsrail'e lânet" mitingleri yapılıp "sermaye sahipleri ayaklarını denk atsınlar!" tehditleriyle "İsrail'e boykot"tan dem vururken, diğer yandan İsrail'i "boykot" ve "kınama" perdesinde bir dizi garabet oluyor. "İsrail firması" diye Katar firmasınıa ait kafenin camı çerçevesi kırılıyor. Mecliste Cola satışı yasaklanıyor. 'Starbucks'larda boykot yapılıyor.
Bu sırada Almanya'nın Stuttgart kentinde merkezi bulunan Mercedes-Benz CEO'su Ola Kaellenius şirketi, "İsrail'e 1 milyon euro yardım yaptıkları"nı ve destek verdiklerini yüksünmeden bütün dünyaya ilân ederken, iktidar partisi mensuplarının Mercedese binerek İsrail'in katliamını protestoya gitmeleri benzeri tuhaflıklar sergileniyor.
Ve en son gazeteci Kemal Öztürk'e konuşan Ulaştırma Bakanı Ebdülkadir Uraloğlu'nun, "7 Ekim-31 Aralık 2023 tarihleri arasında, Türkiye limanlarından İsrail'e 701 gemi sefer yapmıştır. Bu da günde ortalama 8 gemiye tekabül etmektedir. Bu rakamlar gerek ülkemizden direk İsrail limanına giden, gerekse transit olarak bizim limanımıza uğrayarak İsrail'e giden gemi sayısının toplamıdır. Burada kimseyi yanıltma imkânımız yok. Gemi trafiği tüm dünya ülkeleri tarafından görülüyor zaten. Bunun gizlisi saklısı yok" sözleri İsrail'le ticaretin açık ikrarı oluyor. (gazeteler, 12.1.24)