Çete-mafya operasyonları perdesinde
Siyasi iktidar, 14-28 Mayıs seçimlerinin ardından artan çete-mafya operasyonları siyasette kullanırken, yıllardır iddiaların aksine çete-mafyayla mücadeledeki başarısızlığı ifşa ediliyor.
Bizzat İçişleri Bakanı paylaşımlarla bütün dünyada "kırmızı bülten"le aranan mafya babalarının, uyuşturucu baronların yakalandığını duyururken, Türkiye'nin AKP iktidarında ve "tek kişilik rejim"de ne denli "çete - mafya üssü" haline getirildiğini ele veriyor.
Bu durum, yıllardır tumturaklı "güvenlik nutukları"na karşılık, yüzlerce yerli ve yabancı menşeli, önemli bir kısmı devlet bağlantılı suç örgütlerinin, çete ve mafyanın cirit attığı ülke "çete-mafyanın cenneti" haline getirilirken, neden göz göre göre çete mafya örgütlerine müdahale edilmediği vakıasını ortaya koyuyor.
Ancak en çarpıcısı, her defasında "suç örgütlerinin çökertildiği" ve daha önce ele geçirilen suç örgütlerinin "yeniden yakalandığı" tekrarı, esas büyük çetelerin, ana mafyanın es geçildiği" tesbitleriyle ilgili şâibe ve şüphelere sebebiyet veriyor.
"KÜRESEL ORGANİZE SUÇ ENDEKSİ"NDE AVRUPA'DA "BİRİNCİ"
Aslında, daha önce Meclis'te özellikle muhalefet partileri tarafından hazırlanan raporlarda Türkiye'de başta uyuşturucu ticareti ve kaçakçılığıyla kullanımının yaygınlaşmasıyla bağlantılı olarak artan yoğun suç tablosu içinde "çeteleşme"-"mafyalaşma" suç bataklığında yabancı çete ve mafya örgütlerinin türediği, belgeleriyle ortaya konulmuştu.
Zira dönemin ilgili bakanlarının mafyatik şahıslarla ya da uyuşturucu baronlarıyla resimleri sıradanlaştı; mafya babalarının uçaklarıyla uçtular. Saray'ın danışmanları, özellikle iktidara mensup milletvekilleri ve siyasiler çete liderleriyle aynı karede göründüler.
Özetle, Cumhurbaşkanı "Verin yetkiyi, görün etkiyi; bu kardeşinizin faizle, şunla bunla nasıl mücadele ettiğini göreceksiniz!" sözüne karşılık, seçimden sonra faizle resmen yüzde 8.5'tan 42.5'e çıkarken, uyuşturucu kullanımının yüzde 173, uyuşturucu suçlarının yüzde 122 arttığı, Türkiye'nın bu kırılgan süreçte âdeta bir "uyuşturucu kaçaklığı ve ticareti merkezi" ve "mafya çete ülkesi haline getirildiği resmi rakamlarla tescillendi, tescilleniyor.
Keza "bireysel silâhlanma"da şiddet son yedi yılda yüzde 75 artarken ve buna paralel olarak "yeraltı dünyası mafya dizileri" ekranlarda yoğunlaşırken, sokaklarda çete ve mafyanın kol gezmesiyle Türkiye'nin "Küresel Organize Suç Endeksi"nde dünyada 14., Avrupa'da "birinci" olması gerçeği açıkça ortaya koyuyor...
SOKAKLARDA CİRİT ATMALARI GÖRMEZDEN GELİNMİŞ!